| Neyse ki ben birkaç telefon görüşmesi yapıp pisliğini temizledim. | Open Subtitles | ولحس الحظ ، قمت ببعض الاتصالات ونظفت الفوضى التي سببتها |
| Kötü şeyler oldu ve senin pisliğini bizzat ben temizlemek zorunda kaldım. | Open Subtitles | الاشياء السيئة تحصل بالفعل وكان علي شخصياً أن أنظف الفوضى التي صنعتها |
| Ama yedi yıl yokum. -Kendi pisliğini kendin temizle. | Open Subtitles | الآن انا ذاهب لسبعة سنين، نظف بنفسك فوضاك |
| Artık buraya gelip pisliğini temizleyecek değilim. | Open Subtitles | لن آتِ إلى هنا مجدّداً لتنظيف ما تخلّفه من فوضى. |
| Dünyadaki en güzel duygudur çünkü başka birisi senin pisliğini temizlemiştir ve tek yapman gereken çıkıp gitmektir. | Open Subtitles | إنه أجمل شعور في العالم لأن هناك من نظف قذارتك كل ما كان عليك هو الرحيل |
| Basın ajanı, köşe yazarının pisliğini yiyip, bunun için teşekkür etmesi beklenen kişidir. | Open Subtitles | الوكيل الصحفي هو الذي يُداري على قذارة كاتبالعامود،ويمكنأنتسميذلكالمّن. |
| Malakai'den ayrılman lazım, kendi pisliğini kendi halletsin. | Open Subtitles | تحتاج لترك ميكي لينظف ويعالج فوضاه لوحده. |
| Ben senin pisliğini temizlerken belki sen de benimkini temizlersin. | Open Subtitles | و بينما أنا أنظف فوضتك, ربما يمكنك أن تنظفي فوضتي. |
| Dur. Taklit köpek pisliğini düşürdün. | Open Subtitles | انتظر.لقد اسقطت فضلات الكلب المزيفة خاصتك |
| Gidip oradakilerin pisliğini birkaç haftada temizleriz. | Open Subtitles | سنتخلص من هذه الفوضى هناك لأولئك الأجانب خلال أسبوعين |
| Harris, kokuşmuş pisliğini temizle! Senin işini yapmıyorum. | Open Subtitles | هي يا هاريس.نظف الفوضى المقززة التي صنعتها إنني لن أقوم بعملك.. |
| Korkunç çocuğa tüm silah gücünü ver bize de pisliğini temizlemek kalsın. | Open Subtitles | ترك الألعاب النارية مع فتى مجنون وفى النهاية تتركينا لننظف الفوضى |
| Senin pisliğini temizlediğimde peki beni kim koruyacak? | Open Subtitles | إذاً من سيحميني حتى أقوم بتنظيف كل هذه الفوضى ؟ |
| bütün yaptığım senin pisliğini temizlemek. | Open Subtitles | كل ماكنت أفعله هو تنظيف الفوضى التي تحدثها |
| - Hayır. Duymuyor musun Jack? Bugün senin pisliğini temizlemeye ayıracak vaktim ve kaynağım yok. | Open Subtitles | ستخسر يا جاك ، ولن يكون هناك الوقت لتظيف فوضاك |
| Ben bıraktım. pisliğini temizleyecek başka birini bulmalısın. | Open Subtitles | لقد إعتزلت، سيتعين عليكَ العثور على شخص آخر ليغطي فوضاك |
| Ben yokum. pisliğini temizlemek için başkasın bulmalısın. | Open Subtitles | لقد إعتزلت، سيتعين عليكَ العثور على شخص آخر ليغطي فوضاك |
| Teslim olup Tom Card pisliğini soruşturmamda yardım edecektin. | Open Subtitles | و تساعدني في التحقيق بخصوص فوضى توم كارد |
| pisliğini o harika kıza taşıttır, ahbap. | Open Subtitles | اطلب من الفتاه العجيبة ان تحمل سطول قذارتك |
| 15 yıl boyunca, herkesin pisliğini topladım yıkadım, temizledim, katladım, düzenledim. | Open Subtitles | خمس عشرة سنة وأنا أتحمل قذارة كلّ منكم.. وأقوم بتنظيفه ، وتغسيله وطيّه، وتبييضه |
| ve ben sizin onun pisliğini temizlemek için kendi hayatınızı riske atmanıza izin veremem. | Open Subtitles | ولا أستطيع أن أطلب منكِ المخاطرة بحياتك لتنظيف فوضاه |
| Çünkü pisliğini onun temizleyebileceğini biliyordun. | Open Subtitles | لأنك عرفت أنه يستطيع أن يفعل ذالك وأنت سوف تنظيف فوضتك |
| Şu kedi pisliğini davulun içinden çıkarmam lazım. | Open Subtitles | فقط علي أن أزيل فضلات الهرر الصغيرة من الطبل |
| Hiç kimse bir şey demiyor diye her tarafa pisliğini yayıyor. | Open Subtitles | فقط لأن أحداً لا يقول شيئاً.. ينشر قذارته في كل مكان |
| Onun yerine, senin pisliğini temizliyorum. | Open Subtitles | بدلاً مِن ذلك، أُطهّرُ بعد فوضاكَ. |
| Onun tüm pisliğini temizleyecekti, değil mi? | Open Subtitles | كانت يجب ان تنظف كل فوضاها اليس كذلك ؟ |