| Prens Manvendra oldukça uluslararası bir şekilde"Oprah Winfrey Şov"a katıldı. | TED | ظهر الأمير مانفدرا في برنامج أوبرا وينفري الشهير، بصفة عالمية. |
| Beni nereye götürürsen götür... Prens Humperdinck' ten iyi avcı yoktur. | Open Subtitles | ..لا يهم أين تأخذنى لا يوجد صياد أبرع من الأمير هامبردينك |
| Prens ve Kont, kemikler kırılmadan önce herkesin sağlıklı olması konusunda ısrar ediyorlar. | Open Subtitles | الأمير و الكونت يصرون دائما أن يسترد كل شخص صحته قبل أن يكسروه |
| Veliaht Prens hayattayken, Sırbistan ile iyi geçinmenin baş savunucularından biriydi. | Open Subtitles | في حياته ، كان ولي العهد نصيراً للتعايش السلمي مع صربيا |
| Ana Kraliçe, bu gidişle Veliaht Prens'in başına bir iş gelirse ne yapacaksınız? | Open Subtitles | يا صاحب الجلالة الملكة الأرملة، سوف تسمح للغير وارد أن يحدث لولي العهد؟ |
| Kızı tekrar test etmeye gerek yok, ama Prens Cazibeye bir bakabiliriz. | Open Subtitles | ما من داعٍ لفحصها مجدّداً لكن يمكننا فحصُ أميرها الوسيم |
| O züppe, kendini beğenmiş Prens Ahmet'le sadece oynuyordun sen, değil mi? | Open Subtitles | ألم تكن تمزح مع هذا المبهرج الأمير أحمد المتغطرس.. أليس كذلك ؟ |
| İçinizden bazıları Prens Goro ile... bir araya gelip... karşılaşma onurunu yaşayacak. | Open Subtitles | و البعض منكم سيحصل على الشرف العظيم و السرور لمواجهة الأمير غورو |
| Prens Henry bu sabah erken çıktı, Baroness. Nereye gittiğini kimse bilmiyor. | Open Subtitles | قد غادر الأمير مبكراً هذا الصباح، ولا أحد يعرف إلى أين ذهب |
| Söz ver ona, kimse senin Prens Asoka olduğunu öğrenmeyecek. | Open Subtitles | أعطيها وعدك حتى لن يأتي أحداً ويعرف أنك الأمير اسوكا. |
| Senin de bildiğin gibi bir Prens sürüsüne göz kulak olmalıdır. | Open Subtitles | أنت تعلم بقدر ما أعلم أن الأمير يجب أن يعتني بالقطيع |
| Bir Prens korkabilir, ama korkunun onu durdurmasına izin veremez. | Open Subtitles | الأمير ممكن أن يخاف، لكنه لا يدع الخوف يسيطر عليه |
| Görünen o ki, bu bıyıklı tüy yumağı Prens değil. | Open Subtitles | حسنا، من الواضح إن ذلك الماكر ليس الأمير أنت أبله |
| Pazartesi bir mucize olup da Prens ortaya çıkmadıkça orada olacağız. | Open Subtitles | أوه، حسنا جدا سنكون هناك الإثنين مالم تحدث معجزة ويعود الأمير |
| Aman Tanrım. Prens ziyaret ediyor, ne kadar abartılı gözüküyor. | Open Subtitles | يا الهي الأمير يزورنا بالخارج ولمعرفة ذلك من الأصوات العالية |
| Ya Prens Ratan Singh seninle evlenmeyi yeniden düşünürse ? | Open Subtitles | ربما يكون الأمير راتان سينغ مازال راغباً في الزواج منك |
| Söylemek zorundayım ki, oğlunuz, Prens Edward, Windsor'da çok hasta. | Open Subtitles | ..أريد اخبارك ان أبنك الأمير إدوارد مريض بشدة في وندسور |
| Patlama için teşekkürler. İyi geceler tatlı Prens, ve... meleklerin uçuşları ya da güvercinler veya serçeler, her neyse. | Open Subtitles | شكراً لظهورك هُنا, و ليلة سعيدة أيُها الأمير االطيف و هيّا طِر مثل الملائكة, الحمام او العصافير, مهما يكُن. |
| Şu anki Veliaht Prens değilse başka kim bu konuma uygun diye. | Open Subtitles | مَن مِن بينكم يعتقدوا أن المكانة يناسبه أكثر من وليّ العهد الحالي؟ |
| Ayindeki rolüyle ilgili Veliaht Prens ile görüşmeye gitmem lazım. | Open Subtitles | يجب أن أذهب لرؤية وليّ العهد بشأن دوره في الطقوس |
| Böylece Prens tahta oturduğunda ona verebilirsiniz. | Open Subtitles | ويقدمه لولي العهد الكبرى في اليوم الذي يصعد العرش. |
| Eğer Louis ile nişanlanırsan ve eğer yanında prensi yoksa bu sefer o reverans yapar fakat Prens ile birlikte oradaysa ve sen de kendininkiyle oradaysan bunda emin değilim, onu görmezden gelmeye çalış. | Open Subtitles | عندها تنحني هي فقط إذا لم تكن مع العاهل ولكن إن كانت هناك مع أميرها ،وأنتِ أيضاً مع أميرك لست متأكدة لذا حاولي وتجنبيها |
| Kral Claudius, Prens Hamlet'in annesi kral ile evlendiğinden beri, Hamlet'in neden çılgınca davrandığını çözmeye çalışıyor. | TED | يحاول الملك كلوديوس فهم السلوك الجنوني للأمير هاملت منذ زواج الملك بأم الأمير. |
| Majesteleri, 3. Prens'in gözetiminde olan askeri malzemelerin vaziyeti ne olacak? | Open Subtitles | سعادتك، ماذا عن إمدادات الجيش التي كان الأميرُ الثالث مسؤولاً عنها؟ |