| Washington'daki ulusal yürüyüşü yönettiğinde 1963 yılında en geniş organizasyon projesini gerçekleştirdi. | TED | مشروعه المنظم الأكبر جاء في عام 1963، عندما قاد التخطيط لمسيرة وطنية في واشنطن. |
| Lender projesini dışarıya senin sızdırdığından şüpheleniyor. | Open Subtitles | انه يشك انك اسقطت الكره على نموذج مشروعه |
| Ama sınıf projesini umursayan biri değildir. | Open Subtitles | ليس ذلك أنها تهتم من أي وقت مضى عن المشروع الفئة. |
| Şu aptal beşeri ilimler projesini hala bitiremedik ve sen Rock 'n' Roll menajeri olduğundan beri de hiç takılmadık. | Open Subtitles | انسيت انه علينا انهاء المشروع ؟ لم نعد نخرج معاً منذ اصبحت سيد روك اند رول |
| Milaap projesini durdurmaya yemin etmiş, bu doğru olabilir mi? | Open Subtitles | و هل حقيقى أنه قد أقسم بإيقاف مشروع ميلااب ؟ |
| Hepiniz muhtemelen Google'ın Gözlük projesini duydunuz. | TED | قد تكونون جميعا قد سمعتم ربما بمشروع نظارات غوغل. |
| Evet ve projesini ben mahvettim. Dolabım sıkışmıştı. | Open Subtitles | .نعم, وأنا حطمت مشروعها خزانتي قد علقت |
| Toprak ele geçirme projesini rafa kaldırmaya karar vermene. | Open Subtitles | حيث علمت... ...أنك قررت وضع مشروعات أرضك المكتسبه على الرف |
| Müdür Reynolds'un onu uzaklaştırıp fen projesini aldığını biliyor musun? | Open Subtitles | أعرف أن المدير رينولدز أوقفه وصادر مشروعه العلمي |
| Elinden tutup, küçük projesini bitirmesi için ona yardım edeceğim. | Open Subtitles | سأكون هناك للإمساك بيده وإنهاء مشروعه الصغير من أجله |
| projesini canlı sunacak, onlara iyi bir fikir olduğunu gösterecek. | Open Subtitles | ،سيعرض مشروعه أمامهم ويريهم أنها فكرة جيدة |
| Başkan niye kendi rıhtım projesini bozsun ki? | Open Subtitles | لماذا الرئيس أحبطَ مشروعه الخاصّ بالواجهة البحرية؟ |
| En nihayetinde adam en iyi projesini muazzam bir fiyasko olarak görmüş | Open Subtitles | وفي النهاية رَأى مشروعه الصغير مثالاً للفشل الذريع |
| Böylece küçük projesini defalarca deneyebiliyor. | Open Subtitles | التي تستخدمها مراراً وتكراراً لاختبار المشروع الصغير |
| projesini değil kendini riske edebileceğine inandırdınız ama sahip olduğu her şey şahsi garanti altında. | Open Subtitles | جعلتَه يظنّ أنّ بإمكانه المُخاطرة وليس بهذا المشروع بل بكلّ ما يملك على ضمانة شخصيّة. |
| Pilot erişim projesini yöneten insanların 20 milyon gibi bir rakam beklemediklerini kabul ediyorum. | Open Subtitles | طبعا 20 مليون صفحة تفوق توقّعات مشغّلي المشروع التجريبي للنفاذ |
| Bahçe projesini kaçak malları içeri sokmak için kullanıyorsun. | Open Subtitles | ماهو؟ تستغلون المشروع لتهريب المخدرات للداخل |
| Ama ekonomideki değişim, hükümetin duvar projesini askıya almasına sebep oldu. | Open Subtitles | ولكنّ بسبب انهيار السوق الإقتصادي فقد قامت الحكومة بإيقاف مشروع الحائط |
| Göç projesini tamamlamak için alman gereken kararlar hayal bile edilemeyecek kadar zor. | Open Subtitles | الخيارات التي عليكَ إتخاذها الآن لتنفّذ مشروع الخروج صعبة لدرجة لا يمكن تخيلها |
| Benim önerim ise sizin şu Ansızın Vadisi projesini ortaklaşa yürütelim. | Open Subtitles | لذا ما أعرضه عليك هو مغامرة مشتركة بمشروع تطوير "الوادي المفاجيء" |
| Bayan Gilmore, madam ki projesini mahvettiğinizi söylüyorsunuz o zaman ona projesini onarmasında yardım edeceksiniz. | Open Subtitles | ...الآنسة جيلمور, منذ أن قلتي أنك حطمتي مشروعها عندها أنتي قد تساعدينها لأصلاحه |
| Conley Zorin'in Doğu körfezindeki petrol dönüşüm projesini yürüten bir jeolog. | Open Subtitles | كونلي"،عالم جيولوجي يدير مشروعات "زورين" للنفط بالخليج الشرقي |
| Bilim projesini ben sabote ettim. - Ne yaptın? | Open Subtitles | خرّبتُ مشروعَ العِلْمَ. |
| Bazı ilgili ilanlardan sonra, ikiside onun ilk büyük fotoğrafik projesini düşünme cesaretini buldu. | Open Subtitles | وجدوا مشروعهم الاول في التصوير |