| Elinde radyoaktif madde olduğunu biliyoruz ve nasıl kullanılacağını bildiğine de şahit olduk. | Open Subtitles | نعرف أنه يملك المواد المشعة ورأينه بأنه تعلم صنع القنبلة |
| Ne yapacaklar, su kaynağına radyoaktif madde mi koyacaklar? | Open Subtitles | ماذا سيفعلون؟ ، سيضعون المواد المشعة في إمدادت المياه؟ |
| Ölümcül dozda radyasyona maruz kalmışlar, ama şu ana kadar radyoaktif madde, geniş bir alana dağılmış görünmüyor. | Open Subtitles | تقريباً تعرضوا بشكل مؤكد لجرعات مميتة من الإشعاع لكن حتى الآن ...يبدو أن المواد المشعة لم تنتشر بشكل واسع |
| Doğrulanan bir bilgi yok ama radyoaktif madde taşıyan bir kamyon kaybolmuş. | Open Subtitles | لم يتأكد شيء بعد ولكن ثمة شاحنة مفقودة وهي تحمل مواد مشعّة |
| Sonra da o şey gelmeye başladı dikkat çekmemek için radyoaktif madde gibi görünüyordu. | Open Subtitles | ومن ثمّ شرعتْ في الوصول. مُنكّرة على شكل مواد مشعّة لتجنُّب الفحص الدقيق. |
| Ayrıca Dünya'ya büyük miktarda radyoaktif madde taşıdılar. | Open Subtitles | كما أنها نقلت أعداداً رهيبة من المواد الإشعاعية النشطة إلى الأرض. |
| - Hayır. Beraberlerinde radyoaktif madde olduğu halde harekete geçmelerini istiyoruz. | Open Subtitles | نريد منهم القيام بمحاولة نقل المواد الإشعاعية |
| - Onbaşı Vega niye radyoaktif madde taşıyormuş? | Open Subtitles | (و لماذا كان العريف (فيغا ينقل المواد المشعة ؟ |
| radyoaktif madde Miles. | Open Subtitles | "المواد المشعة "مايلز |
| Ortada, milyonlarca tonlarca plastik atığı okyanusumuzda birikiyor ve üçüncü de ise radyoaktif madde Fukushima nükleer santralinden Pasifik Okyanusu'na sızıyor. | TED | أما السطر الأوسط فهي ملايين الأطنان من الأنقاض البلاستيكية تتراكم في المحيط، والسطر الثالث هو المواد الإشعاعية وهي تتسرب من محطة فوكوشيما للطاقة النووية في المحيط الهادئ. |