| Ebeveynler dükkanı açar ve envanter ile rafları doldururlar tek limit sperm, yumurta ve ekonomidir. | TED | يفتتح الأباء متجرا ثم يبدأون بملأ الأرفف بالمخزون، والقيود الوحيدة لهذا هي الحيوانات المنوية والبويضات والاقتصاد. |
| Ve en son ne zaman rafları düzenlediğimi hatırlamıyorum bile,ve-- ve düğün porselenlerini temizleyeceksin. | Open Subtitles | و لا يمكنني أن أخبرك منذ متى لم أستبدل الأرفف ستنتهين بالطقم الفضي لزواجنا كيف عرفت هذا؟ |
| Uçakları düşünürsen aklına yükseklik gelir, bu yüzden alttaki rafları eleyebiliriz. | Open Subtitles | وبتفكيرك بالطائرات، فإنّك تُفكّر بشكل عالٍ، لذا سنشطب الثلاثة رفوف السُفلية. |
| Don'la birlikte yaşamaya başladığımızda, ayrı ayrı CD rafları almak zorunda kalmıştık, çünkü ben, Cd'lerimi aldığım yere geri koymazdım. O ise, her şarkının, her an, nerede olduğunu bilmek isterdi. | Open Subtitles | عندما انتقلنا انا ودون للعيش معاً، كان لابد من أن نجعل رفوف للسديات لأننا كنا نخلط أغانينا في ما بيننا |
| Birçok insan, gerçek rafları karıştırırkenki geri kafalı hissini seviyor. | Open Subtitles | كثير من الناس يحب الطريقة القديمة في البحث عبر الرفوف |
| Küçük turuncu robotları mavi rafları alması için gönderiyoruz. | TED | نرسل الروبوتات البرتقالية الصغيرة لالتقاط الرفوف الزرقاء. |
| Kitaplarla dolu kocaman rafları vardı. | Open Subtitles | وكان لديه رف كبير مليئه بالكتب |
| Tamam mı, kitap rafları da öyle ya da sincaplar, ah, güçlü rüzgarlar ah, hapşıran insanlar. | Open Subtitles | حسناً, ولا حتى أرفف الكتب أو السناجب, أو الرياح القوية أو الأشخاص الذين يعطسون |
| Onuncu koridora rafları düzenleyecek biri, lütfen. | Open Subtitles | فليتجه مُنظِّم الأرفف إلى الممر رقم 10 ، رجاء |
| Seni boğulmaktan kurtardığımda, bazı rafları kullanabileceğimi söylemiştin. | Open Subtitles | تذكُري حينما كنت تختنقين ,وانا انقذتك وانتِ اخبرتني انه يمكنني الحصول على مساحة في هذه الأرفف |
| Gidip bakkal çırağı gibi rafları düzenlememi mi istiyorsunuz? | Open Subtitles | وماذا, تريدني أن أذهب لتكديس الأرفف مثل عاملة في بقالة؟ |
| Kitap rafları da alfabetik sıralamaya göre düzenlemez. | Open Subtitles | إنهم بلا شك لا يرتبون رفوف كتبهم حسب الحروف الهجائية، صحيح؟ |
| Çamaşır odamın rafları geldi. | Open Subtitles | رفوف غرفة الغسيل ...تم تسليمها |
| -Kiler rafları çöktü. | Open Subtitles | -لقد أنهارت رفوف المخزن |
| Evet, rafları dizebiliyorsun. Geçici. | Open Subtitles | ـ و لكن لدي وظيفة ـ نعم ، تقصدين عملك في ترتيب الرفوف |
| Onuncu koridora rafları düzenleyecek biri gelebilir mi? | Open Subtitles | هل يمكن تزويدنا بمنظم الرفوف إلى الممر رقم 10؟ |
| Şimdi sadece rafları unutma vakti geldi, evet! | Open Subtitles | فقط يجب أن ننسى رف الجاذبيه المليء |
| Sonra kitap rafları alıp buraya asabilirim. | Open Subtitles | وسأضع هنا رف للكتب |
| - Duvar boyunca şarap rafları vardı. | Open Subtitles | لديهم رف عالٍ من النبيذ |
| İlk iPhone'nun rafları patlatmasından önce, Rusya hükumeti riskleri, teknolojinin sağladığı fırsatları, karşılıklı iletişim ve bize sağlanan anlık iletişimi anladı. | TED | حتى قبل وضع أول جهاز آيفون على أرفف الأسواق أدركت الحكومة الروسية المخاطر والفرص التي تقدمها تلك التكنولوجيا والتفاعل المتبادل والاتصالات الفورية التي توفرها لنا. |
| rafları kullanıp onları bloke edebiliriz. | Open Subtitles | يمكننا أستخدام الارفف لابعادهم |
| - Alo, Zammit Metal rafları. | Open Subtitles | -مرحباً, "ميتال راكينج زاميت". ماذا؟ |