| Ve fikir, hayatımızda öğrendiğimiz en önemli şeylerden bir kısmını, doğmadan önce henüz rahimdeyken öğrendiğimizdir. | TED | وهو أن البعض من أهمّ ما نتعلّمه يحدث قبل أن نولد، بينما لا نزال في الرحم. |
| rahimdeyken ilk besinimiz kandı. | Open Subtitles | في الرحم ، وجبة طعامنا الأولى هي الدم |
| - Üçüzümü rahimdeyken koruyamadım. | Open Subtitles | لم أستطع حماية التوأم الثلاثي في الرحم |
| Öyle genetik hatalar rahimdeyken yok ediliyor. | Open Subtitles | هذه عيوب وراثية تم تصحيحها في الرحم |
| Daha rahimdeyken, kardeşi gibi. | Open Subtitles | في الرحم كما مات أخوه. |
| Öncesini de hatta, rahimdeyken. | Open Subtitles | وحتى ما قبل ذلك، الرحم |