| Rakibimle yüzleşme ve Krista'nın ne kadar önemli olduğunu söyleme hakkım vardı. | Open Subtitles | كان لدي الحق لأواجه منافسي لأخبره أهمية كريستا بالنسبة لي |
| Bazen çok yararlı oluyorlar. Özellikle de Rakibimle ilgili şeyleri duymak ve görmek istediğimde. | Open Subtitles | إنها مفيدة، خاصة من حيث مراقبة تحركات منافسي |
| Kendini düşünüp Rakibimle iş yapmaya kalkıştın. | Open Subtitles | لكنك كنت تعلم أنها تخص أشخاصاً آخرين ومع ذلك، قررت التصرف بها وعقد أتفاق مع منافسي |
| Hem de Rakibimle. | Open Subtitles | لتساعد شخص آخر يثبت عكس كلامي منافسي دون غيره |
| Rakibimle ilgili bana başka ne anlatabilirsin? | Open Subtitles | أخبريني المزيد عن منافسي على قلبك |
| Böylece ezelî Rakibimle finale kaldık. | Open Subtitles | ما وضعنا في النهائيات ضد منافسي |