| resepsiyona, Ajan Jennifer Jareau için ne geldi tahmin edin. | Open Subtitles | إحزروا ما الذي وصل لمكتب الإستقبال للتو للعميلة جينيفر جارو |
| Müdür beni resepsiyona verdi, ama ben masa basi görev için yaratilmamisim. | Open Subtitles | أعادَ الآمِرُ تَعيني في الإستقبال لكني أقولُ لَك، لَستُ مُعتاداً على العَمَل المَكتَبي |
| resepsiyona Cecil Arthur ismiyle imza atmış, o saatte katı ziyaret etmiş. | Open Subtitles | تسجيل الدخول في الاستقبال لديه سيسيل آرثر زيارة الأرض في ذلك الوقت. |
| Ve resepsiyona gidip dedik ki, "Öğle yemeği için buradayız" | TED | توجهنا لموظفة الاستقبال وقلنا لها "نحن هنا من أجل العشاء" |
| Birini çerçeveletip resepsiyona asacaktım ama sonra okudum. | Open Subtitles | وكنت سأشتري واحدة لأضع إطار لها للإستقبال وبعدها قراتها |
| resepsiyona gelebilir misiniz acaba? Burada sizinle konuşmak isteyen biri var. | Open Subtitles | هل من الممكن ان تنزلي للاستقبال هناك شخص ما يريد التحدث اليك |
| Keşke, en azından benim için resepsiyona haber vermelerini isterdim. | Open Subtitles | ،ليته حصل لأنه كان بمقدورهن الاتصال بالاستقبال لأجلي |
| Ne dersin, resepsiyona katılalım mı? Çiftin şerefine şampanya içeriz. Olmaz. | Open Subtitles | حسناً ، ما رأيك أن نذهب إلى حفل الإستقبال لنتناول بعض الشمبانيا |
| Tören boyunca uyuruz, sonra resepsiyona yetişiriz. | Open Subtitles | لننم قليلاً ، سنستيقظ عند وقت المراسم ومن ثم نذهب إلى حفل الإستقبال |
| Bak prenses, resepsiyona gittiğimizde, ne kadar güzel bir tören olduğunu söyleyeceksin ve tamamdır. | Open Subtitles | اسمع أيها الأميرة ، عندما نصل لحفل الإستقبال ستخبرهم أن المراسم كانت جميلة جداً وسوف يصدقوننا |
| Ben de resepsiyona gittim, alaycı herifin teki bana yatma izni vermek için üst katı aradı. | Open Subtitles | ذهبت إلى المكتب الإستقبال لأجد رجلا يحدق إلي يتّصل بالطابق العلوي لإعطائي الإذن لأحضى بمضاجعة |
| Çıkış kapısını geçerek acil durum merdiveninden resepsiyona çıkmanı istiyorum. | Open Subtitles | أريدكِ خارج بوابة الطواريء إلي حجرة الإستقبال |
| Açıkçası, efendim, katil zanlısı resepsiyona gelmedi. | Open Subtitles | في الواقع، إن القاتل المزعوم لم يأت إلى مكتب الاستقبال. |
| resepsiyona haber verir misin, otelden ayrılıyorum. | Open Subtitles | فضلاً، أخبر مكتب الاستقبال أنني سأنهي اقامتي. |
| D güvertesi, resepsiyona ve yemek salonuna bakmanızı istiyorum. | Open Subtitles | أريدكم أن تستكشفوا الطابق الرابع حيث قاعة الاستقبال والطعام. |
| Eğer acil bir durum, ya da başka bir şey olursa..... ......resepsiyona mesaj bırak. | Open Subtitles | اذا كانت هناك اي أمر طارئ او مشكلة أترك رسالة عند الاستقبال |
| Galiba arkadaşımı kaybettim. Rose Tyler. resepsiyona sorabilir misiniz? | Open Subtitles | أظن أن صديقتي قد تاهت، اسمها روز تايلر، هلا سألتِ عنها في الاستقبال ؟ |
| Merhaba, rica etsem bunu benim için resepsiyona bırakır mısın? | Open Subtitles | مرحباً! هلا أوصلت هذا للإستقبال من أجلي؟ |
| Hep beraber resepsiyona gideceğiz ve iyi vakit geçiriyor gibi numara yapacağız. | Open Subtitles | كلنا سوف نذهب للاستقبال وسوف نتظاهر اننا نقضي وقتا ممتعا |
| Belki de onu resepsiyona koymalıydım. | Open Subtitles | ربما وجب عليّ إبقاءها بالاستقبال. |
| Dr. Keagy resepsiyona gelin lütfen. | Open Subtitles | .أنا أنادي الدكتور كيغي .الدكتور كيغي تعال الى الأستقبال لو سمحت |
| Sonra İsveç Akademisi'ndeki resepsiyona ve daha sonra İsveç Kraliyet Akademisi'ndeki kokteyle katılacağız. | Open Subtitles | ثم سنذهب إلى حفل إستقبال في الأكاديمية السويدية وبعد ذلك كوكتيل في الأكاديمية السويدية الملكية |
| Bana dün gece için 300 verdi ve senin için bir kısmını resepsiyona bırakacağım. | Open Subtitles | سأترك لك بعض المال في الاستعلامات اريدك ان تأخذيهم |
| - 624 no'lu odanın ödemesi... - resepsiyona gitmeniz gerek. | Open Subtitles | تكاليف الغرقة 624 - يجب ان تذهب للأستقبال |
| ...resepsiyona iniyor ve bana şöyle diyor, | Open Subtitles | ...إنزلْ إلى الإستقبالِ وبعد ذلك يَقُولُ لي |
| resepsiyona geldik. | Open Subtitles | نحن عند المكتب الأمامي. |