| Onlar atalarının ruhlarıyla sizin kapınızı koruyorlardı. | Open Subtitles | لقد تم توجيههم إلى بابك عن طريق أرواح أسلافهم |
| Diğer ölenlerin ruhlarıyla birlikte gitmek istemişti. | Open Subtitles | صحيح، حاولت السّفر خفية مع أرواح من ماتوا لتوّهم |
| Ben kötü adamların ruhlarıyla besleniyorum, sen ise nefes alıp veriyorsun. | Open Subtitles | أنا أغذي نفسي من أرواح الرجال الأشرار و أنت تتنفس هواء الحياة |
| Karanlık bir diyardır, ölülerin işkence görmüş ruhlarıyla doludur. | Open Subtitles | إنه مملكة مظلمة ممتلئة بأرواح الموتى المعذبة، |
| Havuzlar kaynamış içindekilerin ruhlarıyla. | Open Subtitles | حمامات مغلية بأرواح هؤلاء الذين احتجزوا بداخله |
| Yılın bu gecesi insanlar tüm geceyi atalarının ruhlarıyla geçiriyor. | Open Subtitles | هذه الليلة من العام التي يُمكن للناس أنَّ يقضوا الليلة بأكملها مع أرواح أسلافهم |
| Yani kıyamet koptuğunda, gökyüzü aydınlanacak ölen tüm insanların ruhlarıyla. | Open Subtitles | وعندماينتهيالعالم.. السماء ستُضيء بكل أرواح الناس الذين ماتوا |
| Burası güçlü tanrılar ve kral ruhlarıyla korunur. | Open Subtitles | هذا المكان تحفظه الآلهه و أرواح الملوك |
| Bir keresinde extricator adında... insanların ruhlarıyla beslenen bir canavarı okumuştum. | Open Subtitles | "لقد قرأتُ ذات مرة عن وحش يُدعَى "المحرِّر كان يعيش على أرواح البشر |
| Şimdi ben burada dervişlerin ruhlarıyla yaşayacağım. | Open Subtitles | والآن أعيش هنا مع أرواح الدراويش |
| Bir şekilde cesetleri, ölüler ve ruhlarıyla bağlantı kurmakta kullanıyor, evet yükseltici, muhtemelen ritüel ya da hürmetsizlikte kullanıyor. | Open Subtitles | -بطريقةٍ ما , هو ربط أرواح -الأموات بأجسادهم .. نعم |
| Ben Şeytan'ın ta kendisiyim, insanların ruhlarıyla beslenirim. | Open Subtitles | أنني أبليس و أنني ألتهمت أرواح الرجال |
| Anna nın ameliyata bütün ruhlarıyla girmesi gerek | Open Subtitles | يجب أن تكون أرواح (آنا) سليمة قبل الجراحة |
| Demin Gökyüzü ruhlarıyla görüşüyorduk. | Open Subtitles | نحن كنّا فقط نتحدّث مع أرواح السماء... |
| Kurbanların ruhlarıyla mı besleniyor? | Open Subtitles | يتغذى على أرواح الضحايا |
| Bu, Marnie. Kendisi ölülerin ruhlarıyla iletişime geçebiliyor. | Open Subtitles | هذه (مارين)، بإمكانها التواصل مع أرواح الموتى. |
| Phoenix taşı yaşlı vampir ruhlarıyla dolu. | Open Subtitles | حجر العنقاء ممتلئ عن آخره بأرواح مصّاصي دماء قدامى جدًّا. |
| Hava, su ve toprağın ruhlarıyla çevrili olmak onun için yıllarca bir daha konuşmayı gereksiz hale getirdi. | Open Subtitles | ...محاطة بأرواح الهواء والماء والأرض والتي جعلت من غير الضروري لها أن تنطق بكلمة لسنوات عديدة |
| Yaşayan ve ölmüş insanların ruhlarıyla oynamak için Pelnish İlmini kullandın. | Open Subtitles | ...لقد استخدمت تعويذه لتتلاعب بأرواح الأحياء والاموات... |
| İnsanların ruhlarıyla oynamayı seviyorsun diye. | Open Subtitles | لأنّك تحبّ العبث بأرواح الآخرين |