| En azından seni ve anneni bir süite yerleştirmeme izin ver. | Open Subtitles | حسناً , أتركينى أحصل على جناح لكم فى . الفندق لكى أنتى و والدتك |
| Sizi 4080 numaralı süite yerleştiriyoruz. Otel müdürü bunu az önce onayladı. | Open Subtitles | سنضعكم في جناح 4080 لقد وافق المدير على هذا |
| Sizi bir süite yerleştirirdim ama Don'un çoğu müşterinin göreceklerini görmesini istedim. | Open Subtitles | كنت لوضعتكم في جناح لكن أردت من دون ان يرى كيف تجري الامور لمعظم الناس |
| 5431 Grand Avenue, 204 numaralı süite bir delil ekibi gerekiyor. | Open Subtitles | أريدُ فريق جمع الأدلة عند 5431كراند إيف ، الجناح رُقم 204 |
| 5431 Grand Avenue, 204 numaralı süite bir delil ekibi gerekiyor. | Open Subtitles | أريدُ فريق جمع الأدلة عند 5431كراند إيف ، الجناح رُقم 204 |
| Dün gece dört numaralı süite yemeği siz götürmüşsünüz, doğru mu? | Open Subtitles | أفهم أنك قدمت العشاء ليلة أمس للجناح المغطى الرابع هل هذا صحيح ؟ |
| Siz asansörle çatı katındaki süite çıkın isterseniz. | Open Subtitles | أتود أن تأخذ المصعد للصعود لجناح بنتهاوس؟ |
| Joan Rivers'ın bu çiçekli süite geçmesi için kaç kere ağzına alması gerekti? | Open Subtitles | كم مرة اعطت جوان ريفرز جنس فموي لتصل في نهاية المطاف في جناح مع الكثير من الزهور؟ |
| Sizi diğer taraftaki bir süite nakletmemi ister misiniz? | Open Subtitles | هل تريدني أن أنقلك إلى جناح الجانب الآخر؟ |
| Acayip bir uçak seyahatinden yeni çıktık ve daha yüksek bir sınıfa geçirilirsek çok iyi olurdu mümkünse küçük icrai süite. | Open Subtitles | لقد وصلنا للتو من رحلة فظيعةمنالساحل... وسوف نقدر الترقية حقاً، ربما في أصغر جناح تنفيذي. |
| Belki de sizi bir süite ya da bu hücrelerden birine aldırmalıyım. | Open Subtitles | ربما نضع لك جناح من باب الترقيه - أو تكون بإحدى هذه الزنزانات |
| - Oh, bu odayı iki kişilik süite dönüştürüyor. | Open Subtitles | -اوه , هذا يحول الديوان الى جناح مزدوج |
| Cesur süite. | Open Subtitles | إلى جناح الجسور |
| 18'ine basar basmaz, şahsına ait süite konarsın. | Open Subtitles | تشغيل 18 تحصل على جناح. |
| Baskı yok, sadece emlâk piyasasında olduğumu duyunca beni oldukça hoş bir süite yerleştirdiler. | Open Subtitles | لا أضغط عليكِ لكنهم سمعوا برغبتي في شراء بعض الأملاك فنقلوني لذلك الجناح اللطيف |
| Zira bu süite gecede bin papel ödüyorum ve uzanmak üzereyim. | Open Subtitles | لأنني أدفع ألف دولار بالليلة لهذا الجناح و كذلك أنني على وشك ممارسة الجنس |
| Eğer biri ararsa, 415 nolu süite taşınıyorum. | Open Subtitles | لو اتصل أي أحد فأنا سأنتقل إلى الجناح 415 |
| Pazarlıklar başladıktan sonra otelden kimsenin süite girmesini istemiyor. | Open Subtitles | لا يريد دخول أحد من الفندق إلى الجناح فور بدء المفاوضات |
| Biraz baş başa kalmak için süite çıkıyorlar. | Open Subtitles | سيصعدون الى الجناح من اجل بعض الخصوصية |
| İçki içmeme toplantısından sonra süite geldiğin o gece hiç bu kadar perişan birini görmemiştim. | Open Subtitles | عندما أتيتِ للجناح تلكَ الليلة بعد إجتماع الإمتناع عن الخمر لم أرى أحداً تائه لتلك الدرجة |
| Hayır, beni süite götürün. | Open Subtitles | لا، خذني للجناح |
| 1000 dolarlık süite anahtar alabilirim. | Open Subtitles | يمكنني جلب مفتاح لجناح ألف دولار |