"sürtünmeye" - Translation from Turkish to Arabic

    • احتكاك
        
    • الاحتكاك
        
    • الإحتكاك
        
    Oğluna tasarladığım giysi sürtünmeye dayanıklı ve ısınmıyor, yıpranmıyor. Open Subtitles بدلت ابنك صممت لمقاومة احتكاك هائل بدون تسخينه او تبريده ميزه رائعه
    Oğlunun kostümü şiddetli sürtünmeye dayanacak biçimde tasarlandı. Open Subtitles بدلت ابنك صممت لمقاومة احتكاك هائل
    Son büyük düşüş ise, düşük sürtünmeye sahip, tüm vücut yüzme giysilerinin takdimiyle oldu. TED وهذا المنحدر الأخير، بداية ظهور ملابس الغوص التي تغطي كامل الجسم ومنخفضة الاحتكاك.
    Dağcılık ayakkabım ve düz granit arasındaki sürtünmeye hayatımı emanet edecektim. TED كانت حياتي متوقفة على الاحتكاك بين حذاء التسلق والجرانيت الأملس.
    Koştuğunda 2.449 kg ağırlığındaki vücudunu yolda sürüklemesinden kaynaklanan sürtünmeye karşı ne tür bir süper çorap ve süper ayakkabı giyecek? TED و ما نوع الجوارب الخارقة والأحذية الخارقة التي يرتديها في قدميه لتتحمل كل هذا الإحتكاك الناتج عن سحب جسده الذي يزن 5400 باوند عندما يركض على الطريق؟
    - Bu çok dengesiz bir madde, tamam mı? Isıya, sürtünmeye karşı hassas... Open Subtitles هذه مادة مضطربة بشكل حساس ، إتفقنا إنها حساسة للحرارة و الإحتكاك...
    Çeşitli kayalar aynı zamanda yüksek sıcaklıklara ve sürtünmeye farklı tepki verir. TED تتفاعل الصخور المتنوعة أيضًا بشكل مختلف مع الاحتكاك ودرجات الحرارة المرتفعة.
    Bu da sürtünmeye ve ısı oluşmasına neden oldu. Open Subtitles مما أدى إلى الاحتكاك وإنتاج الحرارة.
    - Mayolar sürtünmeye kuvvetine çok yatkın. Open Subtitles لباس البحر يسبب أيضا الكثير من الاحتكاك
    Birbirimize sürtünmeye falan başladık. Open Subtitles لقد بدأنا الإحتكاك.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more