| süslenmiş hayvan iskeletleri ve kayalar ruhani güçleri olduğuna inanılan hecelerle yazılmış bir takım dinsel motiflerle desteklenmiş. | Open Subtitles | جماجم حيوانية مزينة وصخور منحوته بالكلمات السحرية المقدسة مجموعات من المقاطع التي يمكن ان تكون قوة روحية |
| Fakat Messier 74'ün kolları parlak, pembe alanlarla süslenmiş. | Open Subtitles | لكن ،اذرع أم74 مزينة بمساحات وردية مشرقة |
| Bu sırada Tecciztecatl, kendi kanını sunmak için yanardöner quetzal tüyleriyle süslenmiş muhteşem yeşim rengi dikenleri ve dalları kullanarak servetiyle hava atıyordu. | TED | في هذه الأثناء، كان تيكسيستاكات يتباهى بثروته، باستخدام أشواك من المجوهرات الفاخرة وفروع مزينة بالريش والنقود الملونة لكي يقدم قربانه. |
| Aramis değerli taşlarla süslenmiş bir haç takıyor. | Open Subtitles | أراميس ترتدي الصليب مرصع بالجواهر. |
| İspanya'da özel hocanızken değerli taşlarla süslenmiş bir haç hediye etmiştim. | Open Subtitles | عندما كنتُ مرشدكِ في "إسبانيا"... صليب مرصع بالجواهر ... |
| Dalgalı kenger otu yapraklarıyla süslenmiş kabartma çiçek desenleri var. | Open Subtitles | بنمط منمق منقوش تموج أوراق الأقانثا |
| 7. Tümen'e bakın, Kilise Okulu için süslenmiş. | Open Subtitles | انظروا إلى الفوج السابع، متأنقين ليوم الأحد المدرسي |
| -Bagoas. -Güzelce süslenmiş, Majesteleri. | Open Subtitles | (بغواس) - تم تزيينه بعناية يا صاحب الجلالة - |
| O gün Mayville'den altı katlı, süt kremasıyla süslenmiş bir pasta gelecek. | Open Subtitles | - اي يوم ؟ كيكة فانيلا مكونة من ست طبقات قادمة من مارفيل مزينة بشكل انيق بكريمة مخفوقة |
| süslenmiş bir papirüs kuşak. | Open Subtitles | ياقة مزينة من ورق البردي |
| Hayır Charlie, inek süslenmiş çünkü o kutsal. İneklere, verdikleri süt için tapıyoruz. | Open Subtitles | لا ، (تشارلي) ، البقرة مزينة لانها مقدسة نحن نقدس البقر لأنها توفر الحليب |
| 12.yüzyıldan Girit'e ait Cebrail'in altınla süslenmiş bir bir heykeli depoda duruyor. | Open Subtitles | لدينا لوحة كريتية من القرن الـ12 لكبير الملائكة (جبرائيل) في المخزن، وهي مزينة بالذهب. |
| Yani bu bir toplantı odası olarak kullanılan minibüs bizim IDEO'daki bir binamızda olduğu gibi- veya Pixar'daki animatörlerin calıştığı tahta kulübeler ve süslenmiş mağaralar olabilir. Ya da Googleplex'teki gibi, ünlü kum voleybol sahaları, ve hatta üzerinde pembe filamingoların olduğu bu muazzam dinazor iskeleti. | TED | سواء أكانت غرفة اجتماعات في باص الصغير كالتي لدينا في إحدى أبنيتنا في IDEO، أو في Pixar حيث يعمل المصممون في أكواخ خشبية وكهوف مزينة. أو في مجمع غوغل Googleplex، كما تعلمون، الذي يشتهر بملاعب كرة الشاطئ الطائرة الخاص به وحتى الهيكل العظمي الهائل لديناصور عليه طيور الفلامينغو الوردية. |
| Ya da kralın mücevherlerle süslenmiş tacı gibi. | Open Subtitles | او كتاج ملك مرصع بالجواهر ( -_ -) |
| Hepimizin giyinip süslenmiş, çok güzel ve kendi çapında bir Kennedy Ailesi... oluşturan mükemmel kusurlu aile... oluşumuza bakma şansım oluyor. | Open Subtitles | , يمكنني ان أنظر إليكم و ارى هذه العائلة الكاملة الغير المثالية متأنقين و في غاية الروعة و يمكنني أن اتظاهر أننا عائلة أمريكية مثالية |
| Ve zevkli bir biçimde muhteşem sarı güllerle süslenmiş. | Open Subtitles | وتمّ تزيينه بلطف بزهور صفراء |