| sıkıcılık pelerinimin altına sız... Kimse gittiğimizin farkına varmaz. | Open Subtitles | تعالي تحت عبائة الملل كي لا يلاحظ أحد ما بأننا ذهبنا |
| Geçen aralıktaki oyunundan sonra sıkıcılık sana iyi gelebilir. | Open Subtitles | بعد هذه الدعابة ديسمبر الماضي الملل قد يكون مفيداً لك |
| Watson, şimdiye kadar anlamış olmalısın sıkıcılık sağlığım için yüksek ateşten daha zararlı. | Open Subtitles | واتسون, وجب عليك معرفة الان ان الملل اكثر خطورة على صحتي من بعض الحمى |
| Aynen, kaçmaya çalıştığım baş ağrıtan sıkıcılık. | Open Subtitles | .. وما الذي أحاول الهرب منه تمامًا غير الملل الحتمي؟ |
| sıkıcılık dersiniz bitince beni arayın. | Open Subtitles | حسناً عندما تنتهي من هذا الملل إتصل بي |
| sıkıcılık bulaşıcı değil. | Open Subtitles | الملل ليس معديا |
| sıkıcılık onlardan biri değil. | Open Subtitles | الملل ليس احداها |
| Taze bir yığın sıkıcılık geliyor. | Open Subtitles | كومة من الملل قادمة |