| Bu saldırı haberleri, dünyayı Sırplara karşı harekete geçirdi. | Open Subtitles | حفزت صور تلك الهجمات الرأي الدولي ضد الصرب. |
| - Niyetleri Sırplara kıçlarını yalatmak. | Open Subtitles | المهم أنهم يريدون من الصرب تقبيل حميرهم. |
| - Sırplara yaptığımız gibi. - Sırplar. | Open Subtitles | ـ مثل هذا الهراء مع الصرب ـ نعم الصرب |
| Babasıyla beraber, Sırplara karşı savaştı. | Open Subtitles | لقد قاتل بجانب والده ضد الصرب |
| Onlar başarısız olsa, Sırplara giderim. | Open Subtitles | لو فشلوا بقتله سأذهب إلى " الصرب " |
| Sırplara! | Open Subtitles | الصرب! |