| Bu saçmalığın bir kelimesine bile inanmadığını ikimiz de biliyoruz. | Open Subtitles | كلانا يعلم أنكِ لا تصدقين كلمةً واحدة من ذلك الهراء |
| İşte bu yüzden gitmem lazım. Hâlâ bu saçmalığın gerçek olduğuna inanıyorsun. | Open Subtitles | لهذا السبب عليّ الذهاب، لأنّك ما تزال تؤمن بأنّ هذا الهراء حقيقيّ |
| Söylediğin saçmalığın İngilizce'si ne yüzbaşı? | Open Subtitles | ما ُتعنى بالضبط تلك الهراء في الإِنجليزِية، أيها النقيب؟ |
| Bu saçmalığın hiç bitmeyeceğini sandım. Tribünde ölmek üzereydim. | Open Subtitles | حتى ظننت أن هذا الهراء لن ينقطع أبداً لقد كنت أموت فى المدرج |
| Eğer ortaya çıkıp senin canını sıkmasaydı bu saçmalığın tamamen sağlıksız olduğuna katılacağına eminim. | Open Subtitles | ذا إهتم حقاً للظهور متأكدة أنه سيوافقني على أن ما يحدث مهزلة إنه تماماً ليس صحي |
| İtalyan saçmalığın yüzünden burada kaç kişi öldü biliyor musun? | Open Subtitles | هل تعلم عدد الناس الذين ماتوا هنا بسبب هراءك هذا؟ |
| Bu saçmalığın hiç bitmeyeceğini sandım. | Open Subtitles | حتى ظننت أن هذا الهراء لن ينقطع أبداً لقد كنت أموت فى المدرج |
| saçmalığın canı cehenneme. Bu evde uyumamı mı bekliyorsunuz? | Open Subtitles | اللعنة على هذا الهراء أتتوقع أن أنام فى هذا المنزل. |
| Beni bu saçmalığın içine çekebilsen bile, ki bunu yapamazsın, | Open Subtitles | حتى لو إستطعت أن تشدّني الى هذا الهراء حيث لا تستطيع ذلك |
| Söylenti yaymayacağım ya da o saçmalığın parçası olmayacağım. | Open Subtitles | ولن أشارك في ذلك أو أكون جزءاً من ذلك الهراء |
| Lütfen sabah sabah bu saçmalığın sebebini lak lak etmeden öğrenebilirmiyiz? | Open Subtitles | أرجوك، هل أستطيع قضاء الصباح بدون أن يكون هذا الهراء جزء منه؟ |
| Zaten muhtemelen bu saçmalığın yarısını sen uydurdun. | Open Subtitles | بالإضافة , ربما قمت بنصف هذا الهراء على أية حال |
| Ben de bu saçmalığın bittiğini sanmıştım. | Open Subtitles | حسبتُ أنّنا انتهينا مِن كلّ هذا الهراء مرحباً أمّي |
| saçmalığın kokusunu uzaktan alabilen inanıImaz bir burnu vardı. | Open Subtitles | لديه المقدرة في معرفة الهراء. لم يكن يخشى ليدع أيّ أحد يعرف متى وأين توضح الأمور. |
| Evet. Ama o saçmalığın artık bir önemi yok, değil mi? | Open Subtitles | نعم، حسنا، هذا الهراء لا يهم بعد الآن، أليس كذلك؟ |
| Ne tür bir saçmalığın peşindesin Coldwater? | Open Subtitles | ما هو نوع هذا الهراء المرضي الذي انت بخصوصة , مياه الباردة |
| Bu saçmalığın bir daha olmamasını sağlamak için zaman kazanıyorum. | Open Subtitles | لكي يُمكنني إيقاف هذا الهراء .من الحدوثِ مُجددًا |
| Vay be! İnsanlarla ilgilenince sahiden saçmalığın önünü alamıyormuşsun. | Open Subtitles | يا إلهي، حينما تهتم بحياة الآخرين تثرثر بالكثير من الهراء |
| O liste saçmalığın daniskası. Koca ülkede iki kişinin adı var... biri de hala Al Capone. | Open Subtitles | الكتاب الأسود حفنة من الهراء,يوجد به اسمان "في البلاد,و أحدهما ما زال "آل كابوني |
| Bu saçmalığın uykumu kaçırdığını mı düşünüyorsun? | Open Subtitles | هل تعتقد أني لن أنام بسبب هذا الهراء |
| Hadi ama. - saçmalığın daniskası. | Open Subtitles | يا لها من مهزلة كبيرة |
| Tüm itip kakman ve saçmalığın için, her zaman olman gereken tek şey şerefli olmaktı, gerçek yoldan. | Open Subtitles | تعلمين ياجاكي مع كل هراءك وتصرفاتك الحمقاء الشئ الوحيد الذي كان يميزك هو الشرف |