"sağlamaz" - Translation from Turkish to Arabic

• يفيدك
• يساعدك على
• طالما الأمر

Kralın kendi halkını öldürmesi sana bir kar sağlamaz.
الملك الذي يقتل شعبه لا يفيدك علي الإطلاق.

Acı içinde olduğunu biliyorum, ama onu tutmak sana yarar sağlamaz.
لكن حبسها بداخلك لن يفيدك بشيء

Geceyi geçirmenizi pek sağlamaz.
و لكنه لا يفيدك كثيراً في الليل

Dünyanın kanını dökmeniz bile var olmayan bir şeyi bulmanızı sağlamaz.
كل ألم بهذا العالم لن يساعدك على أنّ تجد شيء.

Uyumak daha iyi hissetmeni sağlamaz.
النوم لن يساعدك على الشعور أحسن.

Boyd Crowder ve Dixie mafyası nezdinde, ismin bir bok sağlamaz.
إسمك هو الطين طالما الأمر يتعلق " بـ " بويد " ومافيا " ديكسي

Bana gözdağı vermen sana bir yarar sağlamaz.
تهديدي لن يفيدك لقد فقدنا موطننا

Bu sana bir fayda sağlamaz Flynn. Senin için endişeleniyorum. Dur!
أخشى أن ذلك لن يفيدك في شئ يا (فلين) توقف!

Bu tavrınız ne size, ne Ajan Cooper'a bir fayda sağlamaz.
هذا الموقف لن يفيدك ولا العميل "كوبر".

Ama bu sana bir şey sağlamaz.
لكن هذا لن يفيدك بشيء.

Beni öldürmek sana bir şey sağlamaz.
قتلي لن يفيدك بشيء

Cost omuzların tam uyacağını söylemişti. Beni öldürmek İngiltere'den çıkmanı sağlamaz Hilfe.
ان قتلى لن يساعدك على الخروج من لندن...