"sağlayayım" - Translation from Turkish to Arabic

• سأحرص
• سأتأكد
• سأضمن
• وأحرص

Şimdi günah çıkar ve bende ölümünün hızlı olmasını sağlayayım.
،إن اعترفت الآن سأحرص على أن يكون موتك سريعاً

Nişanlınızın kontrol altında olmasını sağlayayım.
سأحرص على إبقاء مخطوبتك ضابطة لأعصابها

- Gönderin. - Hemen eline geçmesini sağlayayım.
سأحرص على أن يحصل عليهم مباشرة

Ve bende eve döndüğünüzde kurtarılacak bir şeylerin olmasını sağlayayım.
وأنا سأتأكد أن هناك شيئاً باقي لإنقاذه عندما تعودين للوطن

Ben de herkesin bunu görmesini sağlayayım.
و سأتأكد أن يشاهدك العالم كله، و أنت تفعل هذا.

Siz bana tabutu geri verdikten sonra ben onun doğal hayatının geri kalanı için güvenliğini sağlayayım.
انظرا، بعد أن تسلّماني تابوتي، سأضمن سلامتها لباقي حياتها.

Benimle işbirliği yap, ben de bulunduğun yerde kalmanı sağlayayım. Ya hayır dersem?
تعاوني معي و سأضمن بقائك حيث تنتمين

Önce bir Noonan'u bırakayım ve avukatıyla konuşmasını sağlayayım.
يجب عليّ إطلاق سراح (نونان) وأحرص على أن يكلّم محامياً

Shelby'nin onunla orada buluşacağını söyle, ve ben de gidip onun orada olmasını sağlayayım.
قل له أن(شيلبي) ستقابله هناك وأنا سأحرص أن تفعل

Nükleer savaş başlığının bulunup getirilmesi için Vickery'den bir kurtarma ekibinin gönderilmesini sağlayayım.
حسناً, سأتأكد أن ترسل "فيكارى" فريقاً لإستعادة الرأس النووى

Ben gidip kardeşimin bizi daha fazla rahatsız etmemesini sağlayayım.
سأتأكد ألاّ يزعجنا أخي بعد الآن.

Ben Diana'nın burada olduğunu öğrenmemesini sağlayayım.
سأتأكد من أن ديانا لن تكتشف وجودكم هنا

Gel o zaman. Layıkıyla ağırlanmanı sağlayayım.
تعال إذن، سأتأكد على حسن ضيافتك بنفسي.

Karşılığında ben de yeğenin Cami'nin güvenliğini sağlayayım.
وبالمقابل سأضمن لك بقاء ابنة أخيك (كامي) في أمان

Ben de burayı temizleyip Lois'in gördüklerine kimsenin inanmamasını sağlayayım.
وسأنظّف المكان وأحرص على ألاّ يصدّق أحد قصّة (لويس).