| İnekleri sağmak, yoncalara uzanmak, ve tanrının doğasından gelen hazzın içimi doldurmasına izin vermek. | Open Subtitles | حلب الأبقار، والإستلقاء في البرسيم والسماح بتدفق فرحة الله بصورة طبيعة في قلبي |
| Kurumuş memeden süt sağmak sana tabureden tekmelenmekten başka bir şey kazandırmaz. | Open Subtitles | إن حلب الضرع الجاف لا يجلب لك سوى تلقي ضربة تبعدك عن مقعد الحلب |
| Bir yaktan süt sağmak hiç de kolay değildir. | Open Subtitles | لبن الياك، الحقيقة أن حلب الياك ليس سهلاً |
| -Yak sütü. Tabii bir yakı sağmak kolay olmuyor. | Open Subtitles | لبن الياك، الحقيقة أن حلب الياك ليس سهلاً |
| Clark, yapabildiğin onca şey varken kaderinin inek sağmak ve domuz eti üretmek olduğuna... inanamıyorum. | Open Subtitles | كلارك، بكل ما لديك من إمكانات. أنا لا أستطيع تغيير رأيك لكن مجرد التفكير بأن ّ قدرك أفضل بكثير من كونك... تحلب الأبقار، وتربي الخنازير. |
| İnekleri sağmak. - Bir ineği. | Open Subtitles | تحلب الأبقاء |
| De Moin'de inekleri sağmak ve fakir çocuklara okuma-yazma öğretmek arasında Bayan Carr tertemiz. | Open Subtitles | بين حلب الابقار في دي موين ودخل منخفض بتعليم الأطفال القراءة والكتابة |
| Bokları küreklemek ve inekleri sağmak mı? | Open Subtitles | لا يحظى الجميع على فرصة ليعملوا ما يحبونه ويحصلون على مال مقابل ذلك. تنظيف القذارة و حلب الأبقار؟ |
| Sürekli inekleri sağmak, çakalları kovalamak çok sıkıcı. | Open Subtitles | .ومن حلب الأبقار, ورهاب ذئب المراعي. شيء ممل |
| Ya da bu dünyadaki tek amacı etrafındakilerden yücelik sağmak olan dahi koçundan da olabilir. | Open Subtitles | أو مدربه العبقري، الذي هدفه الوحيد على هذه الأرض هو حلب عظمة ملحمية ممن حوله |
| Elinden gelen tek şey keçileri sağmak ve domuzları beslemek! | Open Subtitles | : انتم لا تتقنون سوى شيء واحد ! حلب الماعز او اطعام الخنازير |
| Ayrıca lütfen artık "sağmak" fiilini kullanmaktan kaçın. | Open Subtitles | وأرجوك أيضًا توقف عن استخدام فعل "حلب" من الآن فصاعدًا |
| İnekleri sağmak falan? | Open Subtitles | حلب البقر وهذه الترهات؟ |
| Bessie'yi sağmak kadar düzenli gibiymiş. | Open Subtitles | " تبدوا مخالفات مثل حلب " بيسي |