| Şimdi ben de bu kuvvetli sadakatine güveniyorum çünkü paylaşmak üzere olduğum şey beni çok büyük tehlikeye atabilir. | Open Subtitles | الآن، أنا أعتمد على هذا الولاء الشديد لأن ما أنا على وشك إعلانه قد يضعني شخصياً في خطر داهم. |
| Şimdi ben de bu kuvvetli sadakatine güveniyorum çünkü paylaşmak üzere olduğum şey beni çok büyük tehlikeye atabilir. | Open Subtitles | الآن، أنا أعتمد على هذا الولاء الشديد لأن ما أنا على وشك إعلانه قد يضعني شخصياً في خطر داهم. |
| Alışmışın dışında yöntemlerin var. Ama itiraf edeyim ki sadakatine hayranım. | Open Subtitles | طريقتكِ غير تقليديّة ولكن يجب أن أعترف, إنّي أقدر لك ولائك |
| sadakatine güvenebileceğimi biliyordum. | Open Subtitles | كنت أعرف أنا يمكن أن يتوقف ولائك. |
| Sonunda kıza olan aşkı ülkesine olan sadakatine baskın çıkmış. | Open Subtitles | وفي النهاية حبه لهذه الفتاة تفوق على ولائه لوطنه |
| Bu romantik ideal yüzünden, eşimizin sadakatine eşi görülmemiş bir hevesle güveniyoruz. | TED | بسبب هذه الرومانسية المثالية نعتمد على إخلاص الشريك مع حماسة فريدة من نوعها |
| Daha önceden yalan söyleyen birinin sadakatine güvenmem. | Open Subtitles | لا يمكنني أن أثق بأي شخص إذا لم أعرف ولاءه الحقيقي. |
| Yarın yeni bir kontrat imzalayacağız. Üçünüzle de. sadakatine güveniyorum. | Open Subtitles | غداً سأوقع العقد معكم أنتم الثلاثة سوف أُقَدر إخلاصكم |
| Umarım aradığın prenses... bu sadakatine layık biridir. | Open Subtitles | أنا أتمنى أن تكون الأميرة تستحق كل هذا الولاء |
| Ancak seninkiyse,Sanhedrin'e olan sadakatine ve bir şeye daha bağlı, benim onayıma. | Open Subtitles | اما مركزك، اياً كان مبني علي الولاء للسنهدرين وشيء اخر |
| İnancımızın Amerikan sadakatine karşı olduğunu mu düşünüyorsunuz? | Open Subtitles | أتفترض أن إيماننا يناهض الولاء الأمريكي؟ |
| sadakatine güvenebileceğimi biliyordum. | Open Subtitles | كنت أعرف أنا يمكن أن يتوقف ولائك. |
| Bu sadakatine hepimizin hayran olduğu kesin. | Open Subtitles | أنا واثق من أننا جميعاً نحترم ولائك |
| sadakatine minnettarız | Open Subtitles | نقدّر ولائك حقاً. |
| Onun sadakatine değer veriyorum. | Open Subtitles | وأنا، يا، أنا كنز ولائه. |
| - Neyine aşıksın dürüstlüğüne, kralına ve tahtına olan sadakatine mi? | Open Subtitles | -بماذا, صدقه؟ ولائه لملكهُ و التاج؟ |
| sadakatine güveniyorum. | Open Subtitles | وانا على ثقة علي ولائه |
| Rütbesi sayesinde dişilerden bir grubun sadakatine sahip ve dişiler çölde yiyecek ve su arayan liderlerini yakından takip ediyorlar. | Open Subtitles | منزلته ، قد أكسبته إخلاص الإناث... و هن يتبعونه عن كَثَبْ في ترحاله عبر الصحراء... ... |
| Meslektaşlarımın sadakatine bel bağlanamaz. | Open Subtitles | لا يمكن الإعتماد على إخلاص زملائي. |
| Daha önceden yalan söyleyen birinin sadakatine güvenmem. | Open Subtitles | لا يمكنني أن أثق بأي شخص مالم أعرف ولاءه الحقيقي. |
| Höxenhaven'in kişisel hırsı, partiye sadakatine baskın çıkar. | Open Subtitles | طموح هوكسنهيفن يفوق ولاءه للحزب |
| sadakatine hayranmış. | Open Subtitles | إنها تحسد إخلاصكم. |
| Aşağı Dünya'ya olan sadakatine saygı duyuyorum Raphael ama rica ediyorum, çaresiz durumdayız. | Open Subtitles | "رافايل"، أحترم ولاءك للعالم السفلي. لكن أرجوك، نحن يائسون. |
| Ama, sadakatine karşılık sana çok önemli kişisel bir şeyimi söyleyeceğim ilgini çekeceğini düşünüyorum: | Open Subtitles | ولكن مكافأة على إخلاصك سأخبرك عن نبأ سار شخصي .. قد تجدينه مثير للإهتمام |