| Nietzschean'a göre, bir oyun sadece bir oyun değildir. | Open Subtitles | إلى النيتشوية, لعبة ليست ابدا مجرد لعبة. |
| sadece bir oyun tatlım. En çok kimin dokunacağını görmek için. | Open Subtitles | إنها مجرد لعبة يا حبيبي لرؤية من يستطيع اللمس أكثر |
| Artık bunun sadece bir oyun olmadığını biliyorum. | Open Subtitles | هى كانت دائما لعبة فقط بالنسبه لي. لكن الآن أحسّ أنها أكثر بكثير من مجرد لعبة. |
| Bu, senin için sadece bir oyun, değil mi? | Open Subtitles | هذه مُجرّد لعبة بالنسبة لك، أليس كذلك؟ |
| Böylece, bunun sadece bir oyun, sanal dünyadaki bir persona olduğunu bildiğim için ...orada daha dürüst davranabiliyorum. | Open Subtitles | لذلك، بالتحديد لأنها مجرد لعبة ومجرد شخصية تبنيتها في الفضاء الافتراضي أستطيع وقتها أن أكون أكثر صدقاً |
| - Dün onun sadece bir oyun olduğunu söylemiştin. | Open Subtitles | لقد قلت البارحة بأنها مجرد لعبة لا أكثر |
| - Onun için sadece bir oyun. | Open Subtitles | هذا الأمر لا يتعدى أن يكون مجرد لعبة بالنسبة له |
| Kimse umursamıyor. Biri ölüyor ama... bu sadece bir oyun haline geliyor ve herkes unutuyor. | Open Subtitles | لا أحد يأبه، مات شخص ما والأمر كله مجرد لعبة أو وظيفة والجميع يمضي بحياته |
| - Dün onun sadece bir oyun olduğunu söylemiştin. | Open Subtitles | لقد قلت البارحة بأنها مجرد لعبة لا أكثر |
| Gerçek kodlar ve güvenlik ayarlamalarıyla ama bu sadece bir oyun. | Open Subtitles | مع رموزٍ حقيقيّة وتنظيمٍ أمني لكنّها مجرد لعبة |
| Bu sizler için sadece bir oyun, değil mi? | Open Subtitles | هذه مجرد لعبة يمارسها أصدقائك, اليس كذلك؟ |
| sadece bir oyun. Seni bırakmayacağımı biliyorsun. | Open Subtitles | إنها مجرد لعبة تعلم أنني ما كنت لأتركك بتاتاً |
| Hayatlarımızı mahvediyorlar ve onlara göre bu sadece bir oyun. | Open Subtitles | إنهم يخربون حياتنا، وبالنسبة لهم فهي مجرد لعبة |
| Ama bu, gerçek bir savaş değil. sadece bir oyun da sayılmaz. | TED | ولكن هذه ليست حرباً حقيقية - ولا مجرد لعبة. |
| Demek sadece bir oyun değilmiş! | Open Subtitles | إذن لمْ تكن مُجرّد لعبة. |
| Bu sadece bir oyun. Oyuncu kazanabilir. | Open Subtitles | انها فقط لعبة للذين يستطيعون الربح |
| Sam, üzülme. sadece bir oyun. | Open Subtitles | سام، لاتقلق أنها مجرد لعبه |
| Kalbimin derinliklerinde bir yerde bu dünyanın sadece bir oyun olduğuna inanıyorum. | Open Subtitles | في مكان ما بداخل قلبي اعتقدت بأنّ هذا العالم مجرّد لعبة |
| Herkesin böyle günleri olur. Bu sadece bir oyun. | Open Subtitles | الجميع يمر بأيام كتلك إنها مجرد مباراة |
| Kuyuya düşen çocuk. sadece bir oyun olduğunu nereden bildin? | Open Subtitles | الولد الذى كان في البئر من اين عرفت انها كانت مزحة |
| Haydi çocuklar. Bu sadece bir oyun. | Open Subtitles | هيا، يا شباب إنها لعبة فحسب |
| Bu sadece bir oyun, canım. | Open Subtitles | إنها مجرد لعبة مجرد لعبة |
| Haydi ama. sadece bir oyun. | Open Subtitles | هيا , لعبة واحدة فقط |