"sakızları" - Translation from Turkish to Arabic

    • العلكة
        
    • العلك
        
    • علكة
        
    Masanın altına sakız yapıştırmak yok, ve masanın altındaki sakızları çiğnemek yok Open Subtitles لا تلصقو العلكة أسفل الطاولة ولا تخبئو العلكة التي تأكلونها تحت الطاولة
    Pekiala, tükürün şu sakızları. Şimdi yiyeceksin. Ve yemeye devam edeceksin. Open Subtitles توقفي عن مضغ العلكة انها تعلق بحذائي.توقفي الآن.
    Yıllardır, o şeyi ayakkabımın altına yapışan sakızları temizlemek için kullanıyordum. Open Subtitles لسنوات كنت أستخدم ذلك الشي لإزالة العلكة من حذائي
    sakızları kimin yapıştırdığı meçhul olarak kalsın. Open Subtitles حسنا المشكلة لاتزال من وضع العلك تحت الطاولة
    Kaldırımlardaki sakızları temizlememi de sayarsan 28 yıl. Open Subtitles ثمانية وعشرين, إذا حسبت السنوات التي أزلت فيها العلك من الشارع
    Nikotin sakızları gibi ama puro tadı var. Al Casey, dene. Open Subtitles انها مثل علكة نيكوتين ولكن بدلاً عن السيغار
    Tarçınlı sakızları, naneli şekerleri denersin. Open Subtitles لذا تشتري بعض علكة القرفه أو النعناع
    İsterdim ama muhtemelen ceplerindeki sakızları temizlemekle meşguldür. Open Subtitles كنتُ سأسأله ، لولا أنهُ مشغولٌ للغاية على الأرجح في تنظيف وإزالة العلكة من جيب معطفـه
    Demek öyle. Ben de o sakızları arıyordum. Open Subtitles اتعلمين ماذا, لقد كنت ابحث عن هذه العلكة
    Sandalyelerin altındaki sakızları temizleyebilesin diye kalktık, adamım. Open Subtitles نقوم وحسب يا رجل حتى تستطيع أن تنظف العلكة العالقة في الكراسي
    Rusların sakızları var mıdır acaba. Open Subtitles أتسائل ما اذا كان الروس يمضغون العلكة
    Belki kurallar sakızları etkilemiyordur. Open Subtitles ربما القوانين لا تعرف بخصوص العلكة
    Ayın köpeği olarak, sorumluluğun dışarıdaki çöp kovasındaki sakızları kazıyarak temizlemek. Open Subtitles ... و كـ " كلب الشهر " مهمتك هي تنظيف بقايا العلكة من داخل القمامة
    Baba, sakızları nereye koydun? Open Subtitles أبي ، أين وضعت العلكة ؟
    - Evet. Emekliliğim için biriktirdiğim sakızları veriyorum sana. Open Subtitles أجل, لكنك الآن وصلت لحسابي التقاعدي من العلك,
    Sizler de, tribünlerdeki sakızları kazıyacaksınız. Open Subtitles أنتما يا شباب سوف تكشطون العلك اللاصق من المدرجات
    Bütün bu sakızları sen mi yapıştırdın? Open Subtitles هل الصقتي كل العلك تحت الطاولة؟
    Machete'nın elektro şok sakızları. Open Subtitles علكة ماشيتي الكهربائية
    O yüzden iki tarafada çilekli kalsiyum sakızları bıraktım senin için, Liz. Open Subtitles لذا وضعتُ علكة الفراولة بالكالسيوم في كلا الجهتين من أجلكِ (ليز)

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more