"sakinleşmesi" - Translation from Turkish to Arabic

    • يهدأ
        
    • ليهدأ
        
    • لتهدأ
        
    • هدوئها
        
    • لتهدئ
        
    - Kendiniz görün. İçeride çok sinirli bir baba var. sakinleşmesi için ona biraz süre tanıyacağız. Open Subtitles أب منزعج جداً سنعطيه دقيقتان لكى يهدأ
    Eğer dopamin reseptörünü çıkardığımız zaman sineklerin sakinleşmesi daha uzun sürüyorsa, bundan biz bu reseptörün ve dopaminin normal fonksiyonunun hava akımından sonra sineklerin daha hızlı sakinleşmesini sağladığı sonucuna varıyoruz. TED لذا فعندما نستبعد مستقبلات الدوبامين ويستغرق الذباب وقتا أطول للهدوء والعودة للوضع الطبيعي بعد النفخ نستنتج أن هذه هي الوظيفة الطبيعية لمستقبلات الدوبامين هي أن تجعل الذباب يهدأ بشكل أسرع بعد نفخ الهواء
    Ama herkesin sakinleşmesi lazım. Open Subtitles لكن على الجميع أن يهدأ
    Onu sadece sakinleşmesi için bir yere götürmeleri gerekiyordu. Open Subtitles كان عليهم أخذه لمكانٍ ما ليهدأ فحسب
    Böylece Lily, Marshall'ın fıstık ezmesi konusunda sakinleşmesi için ona birkaç saat verdi. Open Subtitles (لذا، الشيء التالي الذي فعلته (ليلي هو اعطاء (مارشال) بعض الوقت ليهدأ موضوع الزبده بالفستق
    sakinleşmesi için bir dakika ver. Open Subtitles هل يمكنك ان تجرب على الاقل؟ اعطها دقيقة لتهدأ
    Annenin biraz sakinleşmesi gerek. Biraz üzüldü. Open Subtitles ماما تحتاج لئن تستعيد هدوئها من جديد بعد قليل إنها متوترة قليلاً
    Genç kızları bilirim. Ona sakinleşmesi için süre ver. Open Subtitles أنا أعرف البنات المُراهقين إعطها فرصة لتهدئ وهى ستأتى لتبحث عنكَ
    Biraz sakinleşmesi gerekiyor. Open Subtitles ،كلارك)، يحتاج فقط أن يهدأ من أعصابه قليلاً) حسناً ؟
    Sadece sakinleşmesi lazım. Open Subtitles هيه هو فقط يحتاج ان يهدأ
    Tamam, herkesin sakinleşmesi gerekiyor. Open Subtitles حسنا يجب على الكل ان يهدأ
    sakinleşmesi lazım. Open Subtitles .انه فقط شاب. وعليه ان يهدأ
    sakinleşmesi için onu yalnız bıraktım. Open Subtitles تركته وحده كي يهدأ
    Biraz sakinleşmesi gerekiyor. Open Subtitles إحتاج لبعض الوقت ليهدأ
    sakinleşmesi için ona biraz zaman ver. Open Subtitles سيعطيه هذا بعض الوقت ليهدأ
    Tamam ona sakinleşmesi için biraz zaman verelim. Open Subtitles حسنًا, لنمنحه بعض الوقت ليهدأ
    Tamam ona sakinleşmesi için biraz zaman verelim. Open Subtitles حسنًا, لنمنحه بعض الوقت ليهدأ
    Yasemin'e sakinleşmesi için biraz zaman tanıyın. Open Subtitles أمير على فقط إعطها بعض الوقت لتهدأ
    Bırak gitsin. sakinleşmesi için biraz zaman ver. Open Subtitles دعها تذهب، اعطها بعض المجال لتهدأ
    Öyle, sayenizde onun sakinleşmesi için bekleyerek... bir saat daha kaybedeceğiz. Open Subtitles ننتظر هدوئها وهذا يقع عليك
    sakinleşmesi için ona bir ay boyunca Tanrı gibi davranmalıyız. Open Subtitles سنضطر لمعاملته كالآله لأشهر، لتهدئ اعصابه فقط.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more