| sana garanti veriyorum, beni bir daha asla bu adamlarla duymayacaksın. | Open Subtitles | أضمن لك بأنني لن أسمع شيئاً من هؤلاء الرجال أبداً | 
| Ama sana garanti veriyorum, bu her ne ise halletmenin bir yolu vardır. | Open Subtitles | ولكني أضمن لك مهما كان هناك طريقه للخروج من هذا | 
| Üzgünüm. Ama sana garanti veriyorum, bir noktada beni yardımıma ihtiyacın olacak. | Open Subtitles | أنا آسف ,أضمن لك أنه في وقت ما ستحتاج إلى مساعدتي | 
| Hayır, istemediğini biliyorum, ama sana garanti veriyorum temize çıkınca kendini çok daha rahat hissedeceksin. | Open Subtitles | لا، أنا أعرف أنك لا تريدين ذلك. لكنني أضمن لك أنك ستشعرين بالتحسن إذا ما فعلت ذلك | 
| Pekala sen ve o sürtük kesinlikle öleceksiniz tabi sen bişeyler yapmazsan sana garanti veriyorum | Open Subtitles | حسناً أنت و تلك العاهره ستموتان لو إكتفيتما بالوقوف هكذا أضمن لك هذا | 
| sana garanti veriyorum, çocuklardan kimse yok burada. | Open Subtitles | لأني أضمن لك أنه لم يكن أحداً من فتياني | 
| İyi, sana garanti veriyorum iş bitmeden Afişe olmayacaksın. | Open Subtitles | حسناً أضمن لك أن تكتشف بهذا | 
| Eğer bunu ben yapmış olsaydım sana garanti veriyorum ki, Rachel ile hâlâ beraber olurduk şimdiye. | Open Subtitles | لكن لو أعطيَ ذلك ليّ، أضمن لك بأنّي وَ (ريتشل) سويّاً اليوم، مفهوم؟ | 
| Ayrıca,sana garanti veriyorum, Sidirov yakın zaman da burada olmayacak. | Open Subtitles | بالاضافة ، أنني أضمن لك بأن (سيديروف) لن يظهر هنا قريباً | 
| Bob, sana garanti veriyorum, tamam mı? | Open Subtitles | أنا أضمن لك ذلك | 
| sana garanti veriyorum. | Open Subtitles | أضمن لك ذلك | 
| Carmelo, sana garanti veriyorum. | Open Subtitles | (كارميلو)، أضمن لك... |