| Benim payımı sana vereceğim. Ornitoloji için kullanabiliriz. | Open Subtitles | سأعطيك حصتي, سنستعملها لشراء الطائرة الصغيرة |
| Topu sana vereceğim, ve sen de sahanın sonuna kadar koşacaksın. | Open Subtitles | سأعطيك الكرة، ثم ستجري بها لنهاية الملعب |
| sana vereceğim doz ile benim titremem hafif bir ürperti gibi gelecek sana. | Open Subtitles | سأعطيك جرعة تجعل إرتعاشاتك تبدو كأنها لاشئ |
| Şimdi, yolların birleştiği yere gidip adını söylersen bunu sana vereceğim. | Open Subtitles | سأعطيكِ هذا المال إن ذهبتِ إلى تقاطع الطرق ولفظتي اسمكِ |
| Eğer kazanırsan, kendi yazdığım bu bayrağı sana vereceğim. | Open Subtitles | إذا ربحت,سأعطيك تلك اللافتةالتي صنعتها بنفسي |
| sana vereceğim yemeklerle şişmanlayacaksın. | Open Subtitles | ستصبح بدينا حقا بفضل الطعام الذى سأعطيك إياه |
| sana vereceğim yemeklerle şişmanlayacaksın. | Open Subtitles | ستصبح بدينا حقا بفضل الطعام الذى سأعطيك إياه |
| sana vereceğim ve senin haberin olacak. Kesinlikle. | Open Subtitles | .سأعطيك إياها واعمل عليها حينها ، بكل تأكيد |
| Sen benim dostumsum, Plutarco, elimdeki en iyi hayvanı sana vereceğim. | Open Subtitles | كنت صديقي، بلوتاركو، سأعطيك بلدي الحيوانات أفضل. |
| Köprüye yaklaştığını gördüğüm anda bileşeni sana vereceğim. | Open Subtitles | .. بمجرد أن أري أنها اقتربت من الجسر حينها سأعطيك القطعة |
| Mercedesi bile sana vereceğim. Ben yürüyeceğim. | Open Subtitles | وحتّى أنّني سأعطيك سيارة المرسيدس وأنا سأمشي. |
| Bir kilosunu sana vereceğim. Bu seni uzunca bir süre idare eder. | Open Subtitles | سأعطيك كيلو وهذا سيبقيك سعيداً لوقت طويل , حسناً؟ |
| Küçük bir kızın bana verdiği şansın aynısını ben de sana vereceğim. | Open Subtitles | لكنّي سأعطيك نفس الفرصة التي أعطيتهّا لتلك الفتاة الصغيرة |
| Bu, sana vereceğim en önemli tavsiyecik olabilir. - En önemli tavsiyecik olabilir. | Open Subtitles | لعل هذه النصيحة ستكون أهم نصيحة سأعطيك إياها |
| Kaseti sana vereceğim, ama önce benim için bir şey yapacaksın. | Open Subtitles | ...سأعطيكِ التسجيل لكنكِ ستفعلين شيئاً لي أولاً |
| Bizi götürürsen, bunu sana vereceğim. | Open Subtitles | إذا أخذتنا سوف أعطيها لك |
| Pekâlâ, Curry. Tamam, sana vereceğim. Sen de Jack'e verirsin, tamam mı? | Open Subtitles | حسناً , يا كورى , سأعطيها لك و ستعطيها لجاك , حسناً ؟ |
| - Doğduğun zaman sana söz verdiğim geleceği sana vereceğim. Seni bu nankör ülkeden götüreceğim. | Open Subtitles | سأمنحك المستقبل الذي وعدتك به عندما ولدت |
| Hayır. sana vereceğim tek şey dayak. Anlaşıldı mı? | Open Subtitles | لا، أنا سوف أعطيك الاختباء جيدة سخيف، هو واضح؟ |
| Birer birer sana vereceğim. | Open Subtitles | سوف اعطيها لك واحدة تلو الأخرى |
| Ama bir şartım var. sana vereceğim her emri sualsiz yerine getireceksin. | Open Subtitles | ولكنهناكشرطواحد، يجب أن تنفذ كـلّ شيءٍ أقوله لكَ بدون مناقشة. |
| Şimdi Jehan'dan küçük parçalar kesip sana vereceğim. | Open Subtitles | سأقوم بقطع قطعة صغيرة من (جيهان ) وأعطيها لك |
| İn atından. Bir tane de sana vereceğim. | Open Subtitles | إنزل من على صهوة حصانك وسأعطيك درسا جديدا |
| Elizabeth Teyzem onu bana verdi ben de onu müze için sana vereceğim. | Open Subtitles | لقد حصلت على المليون دولار ... العمه "إليزابيـث" أعطتها لى وسأعطيها لك من آجل المتحف |
| 150)}Elimdeki her şeyi sana vereceğim 150)}Elimdeki her şeyi sana vereceğim | Open Subtitles | {\pos(200,30)} ♪سأعطيك كل ما♪ {\pos(200,30)} ♪أملكه♪ |
| Kalbimi sana vereceğim. Senin için ölebilirim. | Open Subtitles | فهمتِ أنه سيعطيكِ قلبه لكنه سيأخذ قلبك |
| 5 yıl boyunca, senin iradeni bedenini ve zihnini yavaş yavaş yok ederken sana vereceğim acıyı düşünerek yaşadım ben. | Open Subtitles | خمس سنوات أفكر في الألم الذي سأسببه ببطأ |