| Commodus, Saoterus'a Roma'daki en büyük onurlardan birini bahşetmişti. | Open Subtitles | أسبغ كومودوس على سوتوراس واحدا من أعظم التشريفات في روما |
| Ve güvenebileceği ender adamlardan biri olan Saoterus'un halkın sevgisini kazanacağını düşünüyordu. | Open Subtitles | و واحد من الرجال القليلين الذين يثق بهم كان كومودوس مقتنعا بأن سوتوراس سيلقى قبول عامة الشعب |
| Saoterus'un yonetime yukselmesini ve imparatorun güvenini kazanmasını görünce | Open Subtitles | بعد رؤية سوتوراس يرتقي في السلطة و يفوز بثقة الامبراطور |
| Cleander da bunun Saoterus'u ortadan kaldırmak için fırsat olduğunu biliyordu. | Open Subtitles | كان كلياندر يدرك أن هذه هي فرصته للقضاء على سوتوراس |
| Şuna baksana, Saoterus. Sokaklar bomboş ama Kolezyum dolu. | Open Subtitles | أنظر إلى هذا يا سوتوراس , الشوارع خاوية و الـ كوليسيوم ممتلئ عن بكرة ابيه |
| Cleander, imparatorun kendine güvenmesini sağlamak ve Saoterus'un cinayetiyle ilgili bağlarını silmesi için izlerini kapatmalıydı. | Open Subtitles | كان كلياندر يدرك أنه لكي يحافظ على ثقة الامبراطور فيه و يمحو أي صلات تربطه بجريمة قتل سوتوراس سيتعين عليه أن يمحو آثاره |
| Commodus, Saoterus'u en yakın danışmanı atamıştı. | Open Subtitles | عين كومودوس سوتوراس كأقرب مستشاريه |
| İlk ortadan kaldırılması gereken kişi Saoterus'tur. | Open Subtitles | أهم شخص علينا التخلص منه هو سوتوراس |
| Saoterus ve Cleander sizi görmeye geldi. | Open Subtitles | سوتوراس و كلياندر حضرا لرؤيتك |
| Bu çok tarihî bir an, Saoterus. | Open Subtitles | هذه مناسبة عظيمة يا سوتوراس |
| Ben onları bertaraf ettim ama Saoterus... | Open Subtitles | تمكنت من ردعهم لكن سوتوراس |
| Ama Saoterus haklı. | Open Subtitles | سوتوراس محق |