| Kendi sarayımda boynuzlanıp, İngiliz öğretmenden emirler mi alacağım? - Hayır, hayır. | Open Subtitles | ، هل أنا أضحوكة في قصري لكي أستلم الأوامر من المُعلّمة الإنجليزية؟ |
| Cinayet sarayımda uzun zamandır ihmâl edilmiş birçok yer var. | Open Subtitles | هُناك أماكن في قصري للقتل ظلت مُهملة لفترة طويلة للغاية |
| Canım kızım, o büyüklükte kafası olan herhangi biri benim sarayımda hoş karşılanır. | Open Subtitles | عزيزتي، أي أحد رأسه بهذا الحجم يلقى الترحاب في قصري |
| Sizi sarayımda ağırlamak isterdim sultan hazretleri ancak oldukça kalabalık gelmişsiniz. | Open Subtitles | أتمنى لو كنت أستطيع أن أستضيفكم فى قصرى ولكنكم كُثر |
| Çoğu sarayımda yaşar. | Open Subtitles | وأغلبهم يعيشون في بلاطي الملكي شكراً للرب |
| Senden hemen bir cevap beklemiyorum, ama iki hafta içinde sarayımda, seni cevabınla birlikte bekliyorum. | Open Subtitles | أنا لا احتاج إجابتك الليلة لكنني أريدك أن تكون مقيماً في قصري خلال اسبوعين |
| Güven bana. Düşündüğümü alırsan sarayımda hizmetin olmayacak. | Open Subtitles | ثق بي، إن أمكنني الحصول على خادم لا بل عشرة خدم حول قصري المهيب. |
| Kendi sarayımda emir almam Kont. | Open Subtitles | لن يتم امري عما افعله فى قصري , ايها الكونت |
| Yaz sarayımda da kuaför var. | Open Subtitles | في قصري الصيفي عندي دكان حلاقة |
| Bunca zamandır çocuğu benim sarayımda sakladın. | Open Subtitles | كل هذا الوقت كنت تخفين الصبي في قصري. |
| Fakat burada kendi sarayımda bir savaş yaşıyorum. | Open Subtitles | حتى الان اجد معركة هنا فى قصري |
| Mesele, benim sarayımda zehir benim soframa kadar girmiş. | Open Subtitles | وصل السمّ إلى طاولتي وفي قصري |
| Ve sarayımda bir casusun olduğuna dair bir söylenti var. | Open Subtitles | و اشاعة بأن لديك جاسوس هنا في قصري |
| Artık sarayımda kalmasını istemiyorum. | Open Subtitles | لا أريدها في قصري |
| Beni kendi sarayımda gizlemeye çalışıyorsun. | Open Subtitles | تريدين اخفائي من قصري |
| Suikastçılar kendi sarayımda başıboş dolanıyor. | Open Subtitles | قتلة طُلقاء في قصري الخاص. |
| Lucifer kendi sarayımda bana köpek gibi davrandı. | Open Subtitles | قام (لوسيفر) بربطي كالكلب في قصري الخاص |
| Hepsini sarayımda tutardım. | Open Subtitles | في قصري الجميل |
| Sizi sarayımda ağırlamak isterdim sultan hazretleri ancak oldukça kalabalık gelmişsiniz. | Open Subtitles | أتمنى لو كنت أستطيع أن أستضيفكم فى قصرى ولكنكم كُثر |
| Benim başkentimde, benim sarayımda! O yüzden geri döndüm. | Open Subtitles | -فى عاصمتى وفى قصرى لهذا انا عدت |
| Sizi sarayımda gördüğüme çok sevindim. | Open Subtitles | انا سعيد جدا بمقابلتك في بلاطي |