| - Yurt güvenliği için gübre bayilerinin tüm büyük satışların kaydını tutmaları gerekir. | Open Subtitles | إنّ الأمن القومي يطلب من باعة الأسمدة . أن يسجلوا كلّ المبيعات الكبيرة |
| satışların üzerinden patent sahiplerine telif ücreti ödüyorlar, böylece fikri mülkiyetlerini paylaşmalarının karşılığı bu şekilde ödeniyor. | TED | ويدفعون إتاوات على المبيعات لأصحاب براءات الإختراع لمكافئتهم على مشاركتهم لبراءات إختراعاتهم. |
| Fakat satışların muhasebeyle ilgisi yok, Bay Callew. | Open Subtitles | ولكن المبيعات ليس لها علاقة بالحسابات يا سيد كيلو |
| Neden senin satışların üç aydır sürekli düşüyor... oysa satışları sürekli artıyor. | Open Subtitles | لماذا قلت مبيعاتك فى الاشر الاخيرة ؟ مع ان الكل افضل منك |
| satışların çok yükseldi. | Open Subtitles | أرقامك فاقت التوقعات. |
| satışların izi sürüldüğünde Gil Atkins'e ulaşılmış. | Open Subtitles | تم اقتفاء أثر المبيعات إلى حساب جيل أكتينس |
| Bazı satışların yapılmaması gerektiğine karar vermişler. | Open Subtitles | وقرروا أن بعض المبيعات ليست جديرة بالإعلان |
| Şüphesiz, ama arkamıza yaslanıp satışların hızla düşmesini izleyemeyiz. | Open Subtitles | دونما شك، لكن لا يمكننا أن نجلس ونراقب المبيعات تنخفض. |
| Biliyoruz ki yatırımcılar bir şirkete bakıp yatırıma uygun olup olmadığına karar verirken finansal verilere bakıyorlar; satışların büyümesi, nakit akışı, pazar payı değerleme gibi metrikler -bilirsiniz, gerçekten seksi şeyler. | TED | نحن نعرف أن المستثمرين، عندما ينظرون إلى شركة ما بغرض الاستثمار، فهم يهتمون بالمعلومات المالية، مقاييس مثل نمو المبيعات والتدفق النقدي والحصة السوقية، التقييم - كما تعلمون، تلك الأشياء المثيرة حقا. |
| satışların yüzde 90'ı ofise gidiyor. | Open Subtitles | 90% من المبيعات التى نحققها تذهب إلى الإدارة |
| Jones, geçtiğimiz iki saatte bu bölgedeki tüm dükkanların tüm ürünlerine dair yapılan satışların kredi kartı çıktısını istiyorum. | Open Subtitles | جونز) ، أريدُ إيصالات) بطاقات الإئتمان من جميع المتاجر في هذا المنطقة لكافة المبيعات التي تمت خلال الساعتين الأخيرتين |
| Evet ama Rikers'da olursan satışların artar. | Open Subtitles | نعم ، ولكن لو كنت في الحجز ممكن أن تساعد على المبيعات . |
| Erken satışların güçlü olacağını garanti ederim. | Open Subtitles | أضمن لك أن تكون المبيعات الأولية قوية. |
| Bu satışların yükselmeye başladığı zaman. | Open Subtitles | هذا عندما بدأت المبيعات في الزيادة |
| O satışların en göz alıcı atı. | Open Subtitles | هو حصان المبيعات الأبرز |
| Georgia'da bulunan parçalar. satışların ucu burda, Jacksonville'de yaşayan Joey Davin adında birine çıkıyor. | Open Subtitles | الأجزاء وجدناها في (غورغيا) ، المبيعات قادت إلى (جوي ديفين) الذي يعيش هنا في (جاكسونفيل) |
| Benim vizyonum satışların yükselmesi. | Open Subtitles | و رؤيتي هي زيادة المبيعات |
| - Tüm satışların bir bölümü... | Open Subtitles | .... جزء من المبيعات - ...إذاً - |
| satışların yine oldukça etkileyici. Aferin. | Open Subtitles | دينيس , مبيعاتك مرةً أخرى مثيرة للاعجاب احسنتِ |
| Michael seni seviyor ve satışların da ben buradayım diyor | Open Subtitles | مايكل يحبك و مبيعاتك ناجحة جداً |