| Er ya da geç biz de bu savaşa katılacağız. | Open Subtitles | عاجلاً أم آجلاً سندخل هذه الحرب سواء وافقنا أم لا |
| Er ya da geç biz de bu savaşa katılacağız. | Open Subtitles | عاجلاً أم آجلاً سندخل هذه الحرب سواء وافقنا أم لا |
| İngiltere'nin savaşa girmesinin en büyük sebebi, imparatorluğu ve ticaret ağıydı. | Open Subtitles | كانت الإمبراطورية البريطانية وشبكة تجارتها أكبر مصدر موارد منفرد دخل الحرب |
| Bütün toplumların en temel ilkesi, Bay Garrison... savaşa yöneliktir. | Open Subtitles | المبدأ التنظيمي في أي مجتمع , سيد جاريسون هو للحرب |
| mesela bir savaşa 10.000 asker yollamak kulağınıza fazla gelebilir | TED | مثلاً، إرسال 10 آلاف جندي إلى المعركة القادمة يبدو كثيراً. |
| Birkaç ay içinde de 18 ile 35 yaş arası herkesi savaşa çağıracaklar. | Open Subtitles | خلال بضعة شهور أخرى الحرب ستأخذ كل من سنه بين 18 و 35 |
| Ülkenizin savaşa girmesinin iyi bir fikir olduğunu mu düşünüyorsunuz? | Open Subtitles | وتعتقد إنها فكرة صائبة لتدخل بلدكَ في هذه الحرب ؟ |
| savaşa gidecek olursan büyük ve kötü şeyler kaderin olacak. | Open Subtitles | ،إن ذهبتَ إلى الحرب فالقدر يخبيء لك حظاً سيئاً للغاية |
| Bu savaşa karşı koymak için bize kudretli biri gerekir. | Open Subtitles | نحتاج شخص ما ذو قوة ليقف فى مواجهة هذه الحرب |
| Benim için şarkı söylesinler diye mi bu savaşa girdim sence? | Open Subtitles | هل تظنين أنني أقاتل في هذه الحرب لينشدو أغانيهم من أجلي؟ |
| Tüm bildiğim saçma bir savaşa gitmektense hapise girmeyi tercih ederim. | Open Subtitles | كل ما يمكنني قوله أنني افضل السجن بدلا من هذه الحرب |
| Peter ve Edmund savaşa gittiler! - Onlara yardım etmeliyiz. | Open Subtitles | ـ بيتر و إدموند ذهبا للحرب ـ يجب أن نساعدهم |
| Bir hikaye. Bir adam yıllarca tüfeğini ateşler ve savaşa gider. | Open Subtitles | القصة رجل يطلق النار من بندقيته لعدة سنوات و يذهب للحرب |
| Karadeniz'den Bering Boğazı'na dek uzanıyor. Yüz bin roket savaşa hazır. | Open Subtitles | من البحر الأسود وحتى مضيق بيرنج مائة ألف صاروخ مستعد للحرب |
| savaşa gittikten sonra hala hiç birşey hissetmeyen insanlar var. | Open Subtitles | هـناك أولئك الـذيـن خـرجـوا من ساحة المعركة ولم يشعروا بشيء |
| İyi bir asker değil. Ben bu adamları savaşa hazırlıyorum. | Open Subtitles | إنه ليس على المستوى المطلوب أنا أجهز هؤلاء الرجال للمعركة |
| Marengo'daki gibi, her şey tek bir büyük savaşa bağlı. | Open Subtitles | يعتمد كل شئ على معركة كبيرة مثلما كان فى مارينجو |
| savaşa giderken ağabeylerine söylemiştim... sanırım senin için de vakit geldi. | Open Subtitles | قلته لإخوتك عندما ذهبوا للقتال وأعتقد أنه حان الوقت بالنسبة لك |
| Haklı davaları ölüleri bile harekete geçirir. Silaha sarılıp kanlı savaşa atılmaya zorlar. | Open Subtitles | فإن الثأر يملئ قلوبهم وقضيتهم بمقدورها أن تثير حماس الموتى للاشتراك في القتال |
| Ama bütün bunlar, kocanın bizi savaşa soktuğu gerçeğini değiştirmez! | Open Subtitles | غير أنه لا يشوه الحقيقة بأن زوجك جلبنا لحرب معلنة |
| İç savaşa maruz kalanlara hizmet için barış birlikleri göndermeliyiz. | TED | علينا إرسال قوات حفظ السلام ليخدموا من يواجهون حرباً أهلية. |
| Ladin'in cihad anlayışı, küresel bir savaşa dönen bir terörden ibaretti. İlk olarak uzak düşmanları hedef alan, batıdaki Haçlı güçlerinden Amerika'ya karşı bir savaş | TED | كانت فكرته عن الجهاد تقضي بالحرب الشاملة من الإرهاب، استهدف في البداية العدو البعيد، الصليبيين من الغرب، ضد أمريكا. |
| Irak'la savaşa girileceği belli olduğunda, Amerikan askerlerinin çok iyi korunacağını anladım ve ve işgali Bağdat'ın içinden izlemeye karar verdim. | TED | عندما باتت حرب العراق وشيكة، أدركت بأن القوات الأمريكية ستكون مغطاة بشكل جيد، لذا فقد قررت تغطية الغزو من داخل بغداد. |
| Hastalıklara, savaşa dair öyküler dinledim. sanki felaketler hep onların başına geliyordu. | TED | وكنت اسمع عن الحروب .. والامراض والتي كانت دوماً متصلة بأولئك الفقراء |
| Üzgünüm... savaşa hazırlıklı gelmiş gibiydiler. | Open Subtitles | أعني ، أسف ، ولكنهم جائوا مستعدين لمعركة |
| Bu adamlar savaşa hazırlıksız girdiğinde ne olacak peki? | Open Subtitles | ماذا يحدث لهؤلاء الرجال عندما يدخلون فى قتال و هم غير مجهزون ؟ |
| savaşa giden adamlar, silahlarını da yanlarında getirirler. | Open Subtitles | البحارة المتعودون على خوض المعارك دائما يحملون أسلحة معهم |