| Son on yılımı bisiklette geçirdim, merdiven arabasını saymazsak tabii. | Open Subtitles | لقد قضيت أخر 10 أعوام على دراجة بإستثناء السيارة السلم |
| Burada çalışmadığınız gerçeğini saymazsak tabii. | Open Subtitles | بإستثناء أنّكَ لا تعمل هنا في الواقع هذا لحمايتكَ |
| 80'lerin damar metal şarkılarını ve pizzasında ananas sevdiğini bilmemizi saymazsak tabii. | Open Subtitles | بإستثناء أنه رغم علمنا بحبها لموسيقي الثمانينات والأناناس علي البيتزا |
| Baş ağrısını saymazsak tabii. | Open Subtitles | بإستثناء صداع قاتل |
| Karı saymazsak tabii. | Open Subtitles | -أحبّ مدينة (أسبن) بإستثناء الثلوج |
| Çayın parasını saymazsak tabii. | Open Subtitles | حسناً... بإستثناء الشاي. |
| Mendil cebini saymazsak tabii. | Open Subtitles | {\pos(192,220)} بإستثناء موضع الجيب. |