| Google CEO'su Eric Schmidt bu felsefenin aktif bir uygulayıcısı. | TED | الرئيس التنفيذي لجوحل إريك شميت هو ممارس عملي لهذه الفلسفة. |
| Schmidt'i yakalayıp tasmasını elime vermezseniz işler bundan sonra daha da iyiye gitmeyecek. | Open Subtitles | و الأشياء لن تتحسن من الآن تباعاً الا اذا سلمتموني شميت لانتزع لحمه |
| Randall Mead Hertzel Jean Boardwine Schmidt'i karın olarak kabul ediyor musun? | Open Subtitles | راندال ميد هيرتزل هل تقبل جين بوردوايت شميت لتكون زوجتك الشرعيّة؟ |
| Hey Steve, Schmidt sana yan gözle bile baksa onu vur. | Open Subtitles | ستيف ، إذا نظر شميدت أي نظرة جانبية أطلق عليه النار |
| Dürüst olmak gerekirse Schmidt beni o kadar çok seviyor ki insan korkuyor. | Open Subtitles | والحقيقة هي ان شميدت يحبني كثيراً ولكي اكون معك صريحاً جيس ذلك يخيفني |
| Schmidt, sen bu kızı birkaç haftadır tanıyorsun ama ben 20 yıldır tanıyorum ve o kıza güvenilmeyeceğini söylüyorum sana. | Open Subtitles | شميدت انت تعرف هذه الفتاه منذ اسبوعين فقط انا اعرفها منذ عشرين سنه انا اخبرك لا يجب عليك الوثوق بها |
| Schmidt, dünyanın en iyi kalecilerinden biri yeteneklerinden hiç birşey kaybetmediğini gösteriyor. | Open Subtitles | وشميدت واحد من افضل حراس المرمى فى العالم يظهر لنا مرة اخرى انه لم يفقد ايا من مهاراته |
| Jean Boardwine Schmidt Randall Mead Hertzel'i kocan olarak kabul ediyor musun? | Open Subtitles | جين بوردوايت شميت, هل تقبلين براندال ميد هيرتزل ليكون زوجك الشرعي؟ |
| Schmidt diski tarayıp içindekini analiz edecek ve Sloane'u yanıltacak kadar iyi bir kopyasını yapacak. | Open Subtitles | شميت سيمسح القرص، حلّل الذي عليه، وبصاق فوق النسخة المزيفة ذلك كافي قريب إلى الأصليين لخدع سيوان. |
| Malibu'yla Çin Mahallesi Schmidt'e ödeme yapıyorduk, tamam mı? | Open Subtitles | كنا نمرح في ماليبو وكان شميت الصيني كذلك ايضا |
| Malibu'ya dönmüştük. Ve bu Çinli Schmidt var ya? | Open Subtitles | كنا نمرح في ماليبو وكان شميت الصيني كذلك ايضا |
| Neden küçük Schmidt ve Spin için birazcık yukarıya çıkmıyoruz? | Open Subtitles | الذي لا يَستطيعُ نحن فقط نَصْعدُ لa قليلاً شميت والدورة؟ |
| Schmidt hadi ama! | Open Subtitles | هي مقالة و رواية كتبها المؤلف الأمريكي جاك لندن هيا شميت |
| Bu güven hakkında Schmidt, tamam mı? | Open Subtitles | هذا حول الثقة، حسناً ؟ شميت إنها حول الثقة. |
| Biliyorum ama onu Schmidt bakmasın diye iki pisuvarın arasına koyuyorum. | Open Subtitles | اعرف لكنني استخدمها للتغطية بين المبولتين لمنع شميدت من اختلاس النظر |
| Gözlerime bak ve bana Schmidt'e karsi bir sey hissetmedigini söyle. | Open Subtitles | انظري الى عيني و أخبريني أنكٍ ليس لديكٍ مشاعر نحو شميدت |
| Jessica, bu Schmidt'le sahip olduğumuz ilk şey ve ben onu mahvettim. | Open Subtitles | جيسيكا، وهذا هو أول شيء أن شميدت وأنا أملك معا، وأنا يهدمه. |
| Seni öperdim ama bu Schmidt'in iki ebeveyni ile seviştiğim anlamına gelir. | Open Subtitles | كنت أقبلك، ولكن هذا سيعني أنا جعلت خارجا مع كلا الوالدين شميدت. |
| Gözlerinde de Schmidt metodunu kullanacağım. Bu benim uzmanlığım. | Open Subtitles | . وفى العينان سأقوم بعمل عملية شميدت . هذا تخصصى |
| Yola çıkalı 1,5 saat olduğuna göre, Schmidt neden şu anda hareket halinde değilsin, hah? | Open Subtitles | بالنظر الى حقيقه انك قد رحلت قبلا , شميدت اعتقد انه ربما من الافضل ان تصعد وتأمر القطار بالخروج مباشره , هه ؟ |
| Abby ile Schmidt'in sevişmesi hakkında yalan söylemek zorundaydım sonra. | Open Subtitles | بعدها توجب علي الكذب حول آبي وشميدت |