| Selim bağırmaya başladı çünkü ben bilmiyordum ve geçmek istiyordum. | Open Subtitles | سليم كان قد بدأ بالصراخ لأني لم أكن أعرفه وبدأ بالسير |
| Uçağına biner binmez, Selim'le birlikte başbakanla görüşecekler. İstihbarat raporları ne zaman gelir? | Open Subtitles | حالما يبتعد سيجتمع مع سليم برئيس وزرائهم |
| Aklı Selim herkes liriklerin yalnızca mecazlardan ibaret olduğunu anlar. Şu lanet şarkıyı çıkarın gitsin. | Open Subtitles | بالضبط , وكل من يفكر بشكل سليم سيعلم بأن الكلمات مجرد تعبير مجازي |
| -Kim? Kafiristan başrahibi Kafu Selim. | Open Subtitles | كافو سليم ، أكبر كاهن لكافيرستان |
| Uçağı satın alan adamın adı, Suudi Arabistan'ın ikinci en büyük servet sahibinin veliahtı Selim Bin Ladin'di. | Open Subtitles | بعد أن قام ببيع طائرة لشخص يدعى سالم بن لادن، :الوريث الشرعى لثانى أكبر ثروة في المملكة السعودية مجموعة بن لادن السعودية |
| Kafu Selim, gel, diyor. Gel mi? | Open Subtitles | كافو سليم يقول تعالوا تعالوا ؟ |
| Şimdi, Kafu Selim, Sikander'in oğluna hoş geldin diyor. | Open Subtitles | الآن ، كافو سليم فرحان لمجئ إبن إسكندر |
| Yavuz Sultan Selim, şuracıktaki Çaldıran'a kadar götüremedi ordusunu... | Open Subtitles | السلطان سليم لم يستطع حتّى أن يصل إلى جالديران - جالديران مدينة شرق تركيا - |
| Hayır, en kıdemli istihbarat memuru Ferhat Selim'le geliyor. | Open Subtitles | كلا ، معه ضابط مخابراتهم فارهد سليم |
| Vivik ne oldu ,Selimi arada buraya gelmesini söyle ama bana nedenini söylemedi o her zaman heyecan yapmak için sebepleri gizliyor o Selim mi ? | Open Subtitles | " فيفيك " ، ما الأمر ؟ إتصل " سليم " وطلب مني الحضور إلى هنا ولكنه لم يخبرني بأي سبب |
| Selim'in gelini olarak "Anarkali" gibi görünüyorsun senin hediyen | Open Subtitles | بإعتبارك عروس " سليم " تبدين مثل " أناركالي " اليوم هذه هديتك |
| Selim,o çok soru soruyor sen sadece sor o kadar | Open Subtitles | طلقها" سليم"، إنهاتطرح الكثيرمنالأسئلة، إسألها وحسب |
| Farah ve Selim yeni evlendiler balayına gittiler, ama nereye bilmiyorum | Open Subtitles | "فرح " و " سليم " تزوجا للتو لقد ذهبا إلى شهر العسل ، لا أعرف أين |
| bu Selim bu da karısı Farah trafiğe takıldık ona söyledim hayır konu bu değil,aslında seni beklerken güzel bir aşk hikayesi duydum nasıl bir şey ? | Open Subtitles | هذا" سليم"وهذهزوجته"فرح" -لقد علقنا في زحمة السير -قلت له |
| Buradaysa kardeşi Selim... Marbat Savaşı'nda yaralandı ve öldü. | Open Subtitles | و هنا في معركة ميربات أخيه "سليم" أُصيب ثم قُتل |
| [Mehmet Paşa dış ses] Hünkârımız Sultan Selim Han Hazretleri 22 Eylül gecesi, yatsı namazını müteakip Çorlu ordugâhında, otağında | Open Subtitles | إن السلطان "سليم خان" في ليلة 22 من سبتمبر وبعد صلاة العشاء سلك طريقه إلى دار الحق في خيمته في معسكر "تشورلو" |
| Yavuz Sultan Selim Han'dan olma, Hafsa Ayşe Sultan'dan doğma 1494 sonbaharında Trabzon sarayına şenlik, doğduğu yere barış, bereket getiren ama kardeşlerine hasret... | Open Subtitles | ابن السلطان "سليم خان" القاطع وابن السلطانة "حفصة عائشة" أنا من أدخل الفرحة إلى قصر "طرابزون" في خريف 1499 |
| Bugün, babam Sultan Selim Han'dan kalan şerefli mirası devralmak için yürüyen yürüdüğü her adımda, adalet arayacağına söz veren | Open Subtitles | وألقي على كاهله الميراث الشريف لوالده السلطان "سليم" ووعد بإحقاق العدل في كل خطوة يخطوها |
| Osmanlı hükümdarı Sultan Selim ölmüş. | Open Subtitles | لقد توفي إمبراطور السلطنة العثمانية السلطان "سليم" |
| Yine kasıtlı koyulmuş bir delil görüyoruz. 1976'da Usame Bin Ladin'in büyük kardeşi Selim Bin Ladin, | Open Subtitles | في 1976 أَخِّ أسامة الأكبر سنّاً سالم بن لادن المستأجر a رجل في تكساس باسمِ حمّامِ جيِم |
| Aklını Selim? | Open Subtitles | أشغ حاستي السادسة ؟ |