| TB'nin görünen semptomları popüler vampir efsanelerini güçlendirmeye bile yardım etti. | TED | ساعدت الأعراض الخارجية لداء السل على زيادة نشر خُرَافَة مصاصي الدماء. |
| Eğer amibiyaz karaciğerde başladıysa oradan kana karışır ve semptomları açıklar. | Open Subtitles | إن كانت الأميبية بدأت بكبدها ثم انتشرت بدمها ستفسر كل الأعراض |
| Tedavi işe yararsa, semptomları yedi ilâ on güç içerisinde azalacaktır. | Open Subtitles | إن أجدى العلاج، ستبدأ أعراضه بالانحسار خلال سبعة إلى عشرة أيام |
| Ama tedavimiz ona yardım ediyormuş gibi görünmüyordu, semptomları kötüleşiyordu. İshal, şiddetli karın ağrısı, ateş ve halsizlik. | TED | لكن علاجنا لا يبدو بأنه يساعدها أعراضها أصبحت أسوأ: إسهال وألم جوفي شديد وحمى و شعور بالضعف. |
| Beyin semptomları beyin semptomu değil bir görünüp bir kaybolan tümörleri var. | Open Subtitles | قبل ان نبدأ بالعلاج الكيماوي اعراض دماغية ليست باعراض دماغية |
| Ama semptomları sunarsan, bunların hepsini atlarsın. | Open Subtitles | لكن اذا حددت الاعراض ، يمكنك تجاوز كل ذلك |
| Akranları semptomları ve onların kaynağını tartışırken Galen saplantılı bir şekilde anatomi çalışıyordu. | TED | بينما تناقش زملاؤه في أعراض المرض وأصولها، انشغل جالين في دراسة علم التشريح. |
| Tamam, oğlunuzun bu tür semptomları göstermesi için yüzlerce sebep olabilir. | Open Subtitles | حسناً , هناك العديد من الأسباب تسبب تلك الأعراض على ابنكِ |
| Splenektomi sırasında verilen ilk kandan olmuş olmalı, semptomları ilk o zaman başladı. | Open Subtitles | ؟ لا بدّ أنّها كانت المرة الأولى عند استئصال الطحال وقتها بدأت الأعراض |
| semptomları hisseder hissetmez, sizi birinci sınıf kabininde izole etmemiz gerek. | Open Subtitles | بمجرد شعوركم ببدء الأعراض نحتاج إلي عزلكم في كابينة الدرجة الأولي |
| semptomları gidermek için bildiğim tek yol endişeye sebep olan sorunları öğrenmek. | Open Subtitles | والطريقة الوحيدة التي يمكن أن نلطّف الأعراض هو إيجاد سبب هذا القلق |
| semptomları ortadan kaybolacak ve sonra ona aslında hiç hasta olmadığını göstereceğim. | Open Subtitles | فستختفي أعراضه و عندها يمكنني ان اريه انه لم يكن مريضا اصلا |
| Bak, seni hep desteklemişimdir ama, bir kaplanın sana semptomları söylediğine inanmamı bekliyorsan, orada bir çizgi çekmem gerektiğini... | Open Subtitles | أعتقد أنني كنت داعم للغاية لكن إن أردت مني التصديق أن نمر أخبرك ما هي أعراضه ربما عليَّ أن أرسم حداً للأمر |
| Ana semptomları biz ona kan verdikten sonra başladı. | Open Subtitles | إن أعراضه الكبرى لم تبدأ إلا بعد أن نقلنا له الدم |
| Çok nadir görülür ama tüm semptomları uyuyor. | Open Subtitles | إنه نادر حتى بمقاييسنا لكنه يناسب أعراضها |
| Emin olmak için biyopsi yapmak zorundayız. Herhangi biri bu semptomları açıklayabilir. | Open Subtitles | علينا أخذ خزعة منه للتأكد أيّ منهما يمكنه تفسير كلّ أعراضها |
| Şimdilik semptomları spesifik değil ama şarbon olasılığını elemek istiyorlar. | Open Subtitles | حسناً , الآن .. أعراضها ليست مشخصة لكنهم يريدون أن يستبعدوا الجمرة الخبيثة |
| Beyninde hiçbir başka sorun yokken semptomları tetiklemenin tek bir yolu var. | Open Subtitles | احد الاسباب لبدء اعراض الدماغ عندما لا يكون هناك خطب بدماغك |
| Çölyak olmamasına rağmen de ana semptomları çölyağı işaret ediyor. | Open Subtitles | و لديه اعراض كبيرة للاضطراب الهضمي بدون ان يصاب فعليا بالاضطراب الهضمي |
| Kadın şizofren. Bütün bilinen semptomları gösteriyor. | Open Subtitles | إنها مصابة بإنفصام فى الشخصية لديها كل الاعراض الاساسية |
| İnternetten araştırdım. Tüm medikal siteler, babamın semptomları için aynı şeyi söylüyor. | Open Subtitles | لقد تفحّصتُ الإنترنت، وجميع المواقع الطبيّة ويقولون الشيء نفسه حول أعراض أبي. |
| Üç hastam daha semptomları göstermeye başladı ve iki aile daha beni aradı. | Open Subtitles | ، ثلاثة من مريضاتي بدأت بهنّ الأعرض . وقد وردني اتصالٌ من اثنين من أولياء الأمور |
| Garip, tanı konulmamış semptomları olan hastalar istiyorsan her sabah masanda beş tane öyle dosya oluyor. | Open Subtitles | تريد مرضى مصابين بأعراض غريبة لم يتم تشخيصها أنتَ تحصل على خمس ملفات لحالات كهذه على مكتبك كل صباح |
| semptomları böbrek yetmezliği, kanama ve uyku bozukluğu. | Open Subtitles | والأعراض هي القصور الكلوي، والنزف، والأرق |
| Sen semptomları bildireceksin, ne olduğuna ben karar vereceğim! | Open Subtitles | عليك أن تخبريني بالأعراض أنا من يحدد أهميتها |