"sen küçükken" - Translation from Turkish to Arabic

    • عندما كنتِ صغيرة
        
    • عندما كنت صغيرة
        
    • أنتِ صغيرة
        
    • وأنت صغيرة
        
    • عندما كنت صغيرا
        
    • عندما كنتي صغيرة
        
    • عندما كنتَ صغيرا
        
    • وأنت صغير
        
    • و أنت صغير
        
    • عندما كنت طفلا
        
    • في طفولتك
        
    • كنتِ صغيره
        
    Sen küçükken, karanlıktan korkardın hatırladın mı? Open Subtitles تذكري عندما كنتِ صغيرة, وكنتِ خائفة من الظلام؟
    Sen küçükken, "dansçı-veteriner" olmak isterdin. Open Subtitles عندما كنتِ صغيرة, أردتي أن تصبحي راقصة بهلوانية
    Sen küçükken dans resitalinin öncesinde tartışmışsınız. Open Subtitles تقول عندما كنت صغيرة أنت وهي تشاجرتما بعد رقصة الحفلة الموسيقيه
    Hayır, hayır, Sen küçükken defalarca gelmiştim. Open Subtitles لا، أتيت عدة مرات و أنتِ صغيرة
    Mason Treadwell. Sen küçükken seninle röportaj yapmıştım. Open Subtitles أجريت معك لقاءً وأنت صغيرة مرتان في الحقيقة
    Bu da Elina Sachko. Sen küçükken ailesi bizimle aynı sokakta otururdu. Open Subtitles وهذه الينا شاكو والدها كان يعيش بنهاية الشارع عندما عندما كنت صغيرا
    Hayır, Sen küçükken defalarca geldim. Open Subtitles لا، لا، لقد أتيت عدّة مرّات عندما كنتي صغيرة
    - Sen küçükken. Open Subtitles ـ عندما كنتَ صغيرا..
    Sen küçükken söylemek istemedim, çünkü kafanı karıştırmak istemedim. Open Subtitles أنا لم اخبركِ عندما كنتِ صغيرة لأني لم ارد أن اشوش عليك تفكيرك
    Sen küçükken, kötü bir şey yaptığında göz yaşlarıyla dolmuş yüzüne bakardım ve kızgınlığım geçerdi. Open Subtitles عندما كنتِ صغيرة فترتكبين خطأ ما أنظر فقط لوجهكِ المرقرق بالدموع
    Sen küçükken diğer anneler senin kimseyi bulamayacağını bana söylerlerdi ama ben "hayır, hayır, hayır." Open Subtitles أقصد , عندما كنتِ صغيرة الأمهات الاخريات كنّ يخبرنني انكِ لن تجدين احداً أبداً لكنني قلت "لا لا لا
    Sen küçükken, saçını açmaya çalıştığımda tarağı yatağın altına saklardın. Open Subtitles عندما كنت صغيرة إعتدت الإختباء تحت السرير عندما أحاول تمشيط هذه العقد
    Sen küçükken seni hep bu salıncakta sallardım. Open Subtitles عندما كنت صغيرة أدفعك دائماً على هذه الأرجوحة أحببتها حقا لكن في يوم
    Bay Qui bana babanın, Sen küçükken çekip gittiğini söyledi. Open Subtitles أخبرني السيد (سوك) أن والدك هجركما و أنتِ صغيرة
    Bay Qui bana babanın, Sen küçükken çekip gittiğini söyledi. Open Subtitles أخبرني السيد (سوك) أن والدك هجركما و أنتِ صغيرة
    Sen küçükken bir kaza oldu. Open Subtitles كان هناك حادث حدث لك وأنت صغيرة
    Sen küçükken yaptığımız gibi. Open Subtitles كما كنا نفعل وأنت صغيرة.
    Ludivine dedi ki, annenle baban Sen küçükken ölmüş. Open Subtitles لوديفين اخبرتني أن والداك قد ماتا عندما كنت صغيرا
    Annen ve ben pek iyi geçinemezdik ama Sen küçükken bunu sana her gece okuduğunu biliyorum çünkü bana söylemişti. Open Subtitles انا و امك لم نتوافق دائما ولكن اعرف انها كانت تقرأ لك هذا الكتاب كل ليلة عندما كنت صغيرا, لأنها اخبرتني
    Sen küçükken... Open Subtitles عندما كنتَ صغيرا...
    Sen küçükken ailenin öldüğünü yazıyor. Open Subtitles فقط أنه مات والداك و أنت صغير جداً
    Sen küçükken sana güvenebilirdim. Open Subtitles كان بامكاني الوثوق بك عندما كنت طفلا صغيرا
    Sen küçükken, nöbete kaldığım gecelerde beni beklerdin. Open Subtitles في طفولتك كنت تنتظرينني ساهرة حين كنت أعمل ليلًا.
    Sen küçükken o şarkıyı beraber söylerdik. Open Subtitles كُنا نُهمهم بـِتلك الأغنية معاً عندما كنتِ صغيره.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more