Ben burada seni hayatta tutmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | . أنا الشخص الوحيد الذى يحاول الحفاظ على حياتك |
Ağzı seninkinin üzerindeydi, çünkü seni hayatta tutmak zorundaydı. | Open Subtitles | فمه على فمك لأنه كان عليه الحفاظ على حياتك |
seni hayatta başarısızlığa mahkum ediyor, çünkü | Open Subtitles | انها تحكم على حياتك بالفشل لأنه لا يمكنك البقاء مستفيداً |
seni hayatta tutan şeyler bana gerekli değil. | Open Subtitles | الذي يحركك .. لم يعد يحركني |
seni hayatta tutan ne, o zaman? | Open Subtitles | مالذي يحركك إذن ؟ ؟ |
seni hayatta yendim. Ölümünle beni yenemeyeceksin. | Open Subtitles | لقد هزمتك فى الحياه و سوف لن تهزمنى بموتك |
seni hayatta yendim. Ölümünle beni yenemeyeceksin. | Open Subtitles | لقد هزمتك فى الحياه و سوف لن تهزمنى بموتك |
seni hayatta tutabilmek için muazzam miktarda kaynak kullanılıyor. | Open Subtitles | هناك كمية هائلة من المصادر الموسعة للحفاظ على حياتك |
Şu anda benim için en önemli olan şeyin seni hayatta tutmak olduğunu bilmelisin. | Open Subtitles | ,كل ما تريد معرفته هو الحفاظ على حياتك اصبح اهم شئ فى حياتى |
Bu iş, kimliğin, onun seni hayatta tutma şekli. | Open Subtitles | هذه الوظيفة، هويتك هما وسيلتها في الحفاظ على حياتك |
Bunu yaptım çünkü benim en iyi arkadaşımsın, ve ne yaptıysam seni hayatta tutmak içindi. | Open Subtitles | فعلتها لأنك أعز أصدقائي، وفعلت ما فعلته للحفاظ على حياتك. |
- seni hayatta tutan tek kişiler biziz. | Open Subtitles | الوحيدون الذين يبقون على حياتك |
Seni kurtarmaya çalıştım. seni hayatta tutmaya çalıştım. | Open Subtitles | ،إني حاولت إنقاذك .والإبقاء على حياتك |
seni hayatta tutan adrenalin. | Open Subtitles | إنك تخطئ بالمحافظة على حياتك |