"senin hayatının" - Translation from Turkish to Arabic

    • من حياتك
        
    • حياتك يا
        
    Ve? "Ve"si yok. Bu senin hayatının bir parçası olabilir, benim değil. Open Subtitles اسمعي ,ربما يكون هذا جزءا من حياتك اليومية لكنه ليس كذلك بالنسبة لي
    Çünkü artık senin hayatının bir parçası olduğumu biliyorum, nerde olursak olalım. Open Subtitles لأني آمل أن أكون جزء من حياتك الآن أينما كنا
    senin hayatının bir parçası olmaktan hiç vazgeçmedi. Open Subtitles إنه آسف لم يرغب أبدا ً في التوقف عن أن يكون جزءا ً من حياتك
    Bunlar senin hayatının sınırları. Open Subtitles هذه حدود حياتك يا رجل
    O dediklerin senin hayatının gerçekleri, baba. Open Subtitles لا... إنّها أساسيّات حياتك يا أبي
    Ben senin hayatının eseriyim. Sen de benim hayatımın eseri. Open Subtitles أنا العمل من حياتك ، أنت العمل في حياتي.
    Bunlar senin hayatının bir parçası olamazlar. Hayatının bütünü olmalılar. Open Subtitles لا يمكن ان يكون هذا جزءاً من حياتك لابد ان يكون بديلاً لها
    Bu adam da senin hayatının bir parçası olsun diye. Open Subtitles لكي يستطيع هذا الرجل أن يكون جزء من حياتك.
    Anlamadığım şey, ...ben senin hayatının bir parçası mıyım değil miyim? Open Subtitles أفهم أننا.. أنني جزء من حياتك, أم أنني لستُ كذلك؟
    Ben de şu an asla senin hayatının bir parçası olmama kararı veriyorum. Open Subtitles اذن انا الان اقوم بأختيار ان لا اكون جزءاً من حياتك
    ve bende senin hayatının kayıp parçasıyım. Open Subtitles وأنا أيضاً الجزء المفقود من حياتك
    Ben senin hayatının bu kısmına ait değilim. Open Subtitles أنا لا أنتمي لذلك الجزء من حياتك
    Bunu yapmak zorunda değilsin. O senin hayatının bir parçası. Open Subtitles ليس عليكَ فعل ذلك ، فهي جزءٌ من حياتك
    Ben de senin hayatının bir parçası olmak istiyorum. Open Subtitles و أنا أريد أنّ أكون جزء من حياتك
    Lynette... senin hayatının 23 yıllık bir bölümü. Biliyorum. Open Subtitles جزءا من حياتك لمدة 23 عاما اعرف
    Smithsonian... senin hayatının büyük bir parçasıydı. Open Subtitles المعهد السميثسوني... كان جزءًا كبيرًا من حياتك ...أريدك فقط أن تعلم
    Ben ölüyüm. Çünkü bir zamanlar senin hayatının bir parçasıydım. Open Subtitles إنّي ميّتة لأنّي كنت جزءًا من حياتك.
    senin hayatının birçok merhalesini kaçırdım, Emma. Open Subtitles فقد فاتني الكثير مِن الأحداث المهمّة في حياتك يا (إيمّا)
    Ben senin hayatının neresinde yer alıyorum, Aaliya? Open Subtitles (أين مكاني في حياتك يا (عاليا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more