| Endişelendiğim şey senin kampanyan değil oğlum. Senin mirasın. | Open Subtitles | لست قلقاً بشأن حملتك يا بني، أنا قلق على إرثك |
| İtfaiyeciliğin Senin mirasın olduğunu hep söyledin. | Open Subtitles | أعلم أنّك لطالما شعرت أنّ الإطفاء هو إرثك. |
| Başardıkların için, bunun Senin mirasın olabileceğini düşündün. | Open Subtitles | لكل ما أنجزته كنت تعتقد في الواقع أن هذا قد يكون إرثك |
| Bu Senin mirasın, John Whittaker... ve ben onu satıyorum. | Open Subtitles | إنه ميراثك يا جون ويتكر وأنا أبيعه |
| Bu Senin mirasın, dostum. | Open Subtitles | إنها ميراثك يا رجل. |
| Senin mirasın sona erdi! Şimdi benimki başlıyor! | Open Subtitles | لقد ولّى إرثك أما إرثي قد بدأ للتوّ |
| George, Festival Senin mirasın. | Open Subtitles | جورج، عيد فيستفوس هو إرثك. |
| Bu Senin mirasın. | Open Subtitles | إنّه إرثك وتراثك |
| Bu şirket Senin mirasın. | Open Subtitles | هذه الشركة هي إرثك. |
| Senin mirasın ne olacak? | Open Subtitles | ماذا سيكون إرثك أنت |
| Onur listesi Senin mirasın olabilir evlat. | Open Subtitles | انظر ، (قاعة المشاهير) قد تكون إرثك يا رجل |
| Bu makine, Senin mirasın. | Open Subtitles | هذه الآلة .. إنها إرثك. |
| Senin gibi olacak ve bu Senin mirasın olacak. | Open Subtitles | سيُصبح مثلك، وسيكون ذلك إرثك |
| Senin mirasın hâlâ gizemini koruyor Emily. | Open Subtitles | ما زال إرثك يعتبر لغزاً يا (إيملي). |
| Laurel bu Senin mirasın olabilir. | Open Subtitles | (لوريل), يمكن أن يكون هذا إرثك. |
| Oğlum bu Senin mirasın. | Open Subtitles | إبني هذا ميراثك |
| - Benim emekliliğim Senin mirasın. | Open Subtitles | معاشي التقاعدي، ميراثك. |
| Tanrı seninle Yeryüzü Senin mirasın | Open Subtitles | السلام عليك، الأرض هى ميراثك |
| Senin mirasın. | Open Subtitles | ميراثك |
| Senin mirasın. | Open Subtitles | ميراثك. |
| Senin mirasın. | Open Subtitles | ميراثك. |