| "Şimdi, Senin ne olduğunu çözebilecek miyiz bakalım küçük arkadaşım." | Open Subtitles | الآن، دعنا نرى إذا نحن لا نستطيع أن نفهم ما أنت يا صديقي الصغير |
| Eğer Senin ne olduğunu öğrenirlerse benim yüzümden olduğunu da öğrenirler. | Open Subtitles | لو أنهم إكتشفوا ما أنت عليه سيكتشفون أمري |
| Buradaki herkesi kandırmış olabilirsin Luthor ama ben Senin ne olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | , أنت ربما قد خدعت كل شخص هنا , لوثر لكنّي أعلم ما أنت ؟ |
| Belki onları kandırabilirsin ama ben, Senin ne olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | ربما يمكنك أن تخدعهم، لكني أعرف ما تكون. |
| Ben Senin ne olduğunu biliyorum, sen de benim ne olduğumu biliyorsun. | Open Subtitles | أعرف ما تكون وتعرف ما أكون |
| Bu da demek oluyor ki Senin ne olduğunu ne biz ne de sen söyleyebilirsin! | Open Subtitles | ممّا يعني أنّه غير واضحٍ لنا ما تكونين بالفعل، و ربّما غير واضحٍ لكِ أيضاً! |
| Ama Senin ne olduğunu ve ne yapmam gerektğini biliyorum. | Open Subtitles | لكنني أعرف ماذا تكون و ماذا عليَ أن أفعل الآن |
| Bu sanki birinin sana birşey batırması ve Senin ne olduğunu dahi bilmemen gibi birşey. | Open Subtitles | انه مثل ان يقوم شخص بطعنك بدون ان تنتبهي |
| O şeyin ne olduğunu, veya Senin ne olduğunu bilmiyorum fakat her ne istiyorsa yapmalısın. | Open Subtitles | لا أعرف ماذا كان هذا الشيء ، أو حتى ما أنت لكن آياً يكن ماهيته ، أعطه لهم فقط |
| Senin ne olduğunu ikimiz de biliyoruz, Frasier. | Open Subtitles | كلنا نَعْرفُ ما أنت كُنْتَ، فرايزر. |
| - Ben AB negatif miydim? - Senin ne olduğunu hatırlamıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أَعْرفُ ما أنت بعد الأن. |
| Senin ne olduğunu zaten çoktan gördük. | Open Subtitles | في الواقع قلنا سلفاً ما أنت عليه |
| Senin ne olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | آي يعرف ما أنت. |
| Babam Senin ne olduğunu bilmiyor olabilir ama ben biliyorum. | Open Subtitles | على عكس أبى, أعلم ما أنت |
| Artık ben de Senin ne olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | والآن أنا أعلم ما تكون أنت. |
| Artık ben de Senin ne olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | والآن أنا أعلم ما تكون أنت. |
| Çünkü Senin ne olduğunu bilmiyorlardı. | Open Subtitles | لأنهم لم يعلموا ما تكون |
| Hayır, sen benim gibi değilsin. Senin ne olduğunu bilmiyorum. | Open Subtitles | ,كلا, أنتِ لستِ مثلي لا أعلمُ ما تكونين |
| - Senin ne olduğunu onlar söyleyemez. | Open Subtitles | ليس بإمكان أحد أن يُملي عليك ما تكونين |
| Ama seni, Senin ne olduğunu iyi biliyorum. | Open Subtitles | لكنني أعرفك وأعرف ما تكونين |
| Ve Arash tatlım, Senin ne olduğunu bilmiyordum ben de sana acılı Meksika böreği soslu Tayland makarnası ve baba gannuş yaptım. | Open Subtitles | و أراش يا عزيزي, لم أعرف ماذا تكون لذا أعددت لك طعاما تايلنديا و القليل من بابا غنوش |
| Bu sanki birinin sana birşey batırması ve Senin ne olduğunu dahi bilmemen gibi birşey. | Open Subtitles | انه مثل ان يقوم شخص بطعنك بدون ان تنتبهي |