| Senin yerinde olsam parmak izlerimi yok edip polisi arardım. | Open Subtitles | لو كنت مكانك لمسحت بصمات أصابعي وخططت لمكالمتي إلى الشرطة |
| Kadınımı merak etmen çok hoş ama Senin yerinde olsam kendi derdime düşerdim. | Open Subtitles | كم لطيف أن تقلق عن إمرأتي لو كنت مكانك لقلقت لأمري اللعنة عليك |
| Senin yerinde olsam, kafamın başka birinin vücuduna konmasını isterdim. | Open Subtitles | لو كنت مكانك لرغبت بتركيب رأسي على جسد شخص آخر |
| Senin yerinde olsaydım ve içeri silahlı giremeseydim dışarı çıkar çıkmaz bizi vurmaları için her kapıya birer adam yerleştirirdim. | Open Subtitles | لو كنتُ مكانك ولم أتمكّن من إدخال أسلحة معي لوضعتُ عملاء عند كلّ مخرج مستعدّين لإردائنا ساعة خروجنا |
| Senin yerinde olsam, bırakırım birbirlerini gebertsinler ama... Senin yerinde değilim. | Open Subtitles | لو أدعهم يقتلون بعضهم لو كنت مكانك ولكن أنا لن أقتلهم |
| Senin yerinde olsaydım hemen dünyayı değiştirmek için aceleci olmazdım. | Open Subtitles | ولو كنت مكانك لم أكن لأستعجل لتغيير العالم تماما بعد |
| Senin yerinde olsam onu bulur... götüne bir siktiğimin çizmesini sokardım. | Open Subtitles | لو كنت مكانك لا أعثر عليه وأخذت عصا وضربت مؤخرته اللعينه |
| Eğer Senin yerinde olsaydım günde 1.5 saat telefonumu kapardım. | Open Subtitles | لو كنت مكانك ربما نصف ساعة في اليوم سأغلق موبايلي |
| Cuz, eğer Senin yerinde olsaydım, başka bir iş arardım. | Open Subtitles | ولو كنت مكانك يا إبن العم لبحثت عن عمل آخر |
| Belki de öyle bir şey yoktur. Yine de Senin yerinde olsam dikkatli olurdum. | Open Subtitles | ربما لا, ولكنى لو كنت مكانك لكنت اكثر حذرا |
| Bilmiyorsan, Senin yerinde olsam, öğrenmeye çalışırdım. | Open Subtitles | اذا لم تعرف سبب رحيله فسأبدأ فى البحث عنه اذا كنت مكانك |
| Senin yerinde olsaydım ne yapardım, biliyor musun Robbins? | Open Subtitles | أتعرف ما الذى سأفعله لو كنت مكانك يا روبين |
| Eğer Senin yerinde olsaydım Jacob, bunların hiçbirini yakacak odun olarak kullanmazdım. | Open Subtitles | لو كنت مكانك جيكوب,لن أستخدم أى من هذه الآخشاب. |
| Senin yerinde olsam, oraya gidip o çocuklara bir içki verirdim. | Open Subtitles | لو كنت مكانك , لذهِبت الي هُناك و أعطيت هؤلاء الفتيان بعض من الشراب |
| Senin yerinde olsam ve paran varsa, taksi tutardım. | Open Subtitles | لو كنت مكانك .. ومعى مال كنت اخذت سيارة اجرة |
| Senin yerinde olsam... | Open Subtitles | الآن اسمع, لو كنتُ مكانك, لكنتُ اكتشفتُ ذلك قبل أن تجد هي مكاناً أفضل و |
| Senin yerinde olsam denemeye kalkmazdım. 110 km hızla gidiyoruz. | Open Subtitles | لن افعل هذا إذا كنت محلك تبقي لدينا 70 ميلاً |
| Senin yerinde olsam naklimi isterdim. | Open Subtitles | لو كنتُ مكانكَ ، لقدّمت طلباً رسمياً لنقلي |
| Senin yerinde olsaydım erkeğimle daha fazla vakit geçirir ve babamın fi tarihinde götürdüğü gizli muhbir için de daha az vakit harcardım. | Open Subtitles | لو كنتُ مكانكِ لأمضيتُ وقتاً أطول مع خليلكِ ووقتاً أقلّ في البحث عن مخبرة قد يكون والدكِ ضاجعها قديماً |
| Eğer Senin yerinde olsaydım ben ne yapardım sadece onu söylüyorum... | Open Subtitles | يمكنني أن أخبرك مالذي سأقوم به أنا لو كنت في مكانك |
| Eğer Senin yerinde olsaydım geçmişte yaşamaktan vazgeçerdim. | Open Subtitles | أتعرفين، لو كنت مكانكِ لكنت قد توقفت عن العيش في الماضي |
| Senin yerinde olsam, o böyle davrandığında, sırt üstü uyur ve yakalayıcı maskesi takardım. | Open Subtitles | بطريقتة هذه, لو كنت بدلاً منك لبدأت أنام على ظهري مرتدية قناع الرجبي |
| Ne var biliyormusun... Senin yerinde olsam burada yemek yemezdim. | Open Subtitles | أتعلمين , أنا لم أكُن لأموت هنا لو كُنت مكانك |
| Senin yerinde olsam, o bursu kabul ederdim. | Open Subtitles | لو كُنت مكانكِ, و أود ان أغتنم هذه الزمالة. |
| İnan bana, eğer Senin yerinde olsam ve yalnız başına oturan güzel bir kız görsem ben de bir şeyler yapardım. | Open Subtitles | صدقني, لو كنت في أحذيتك و رأيت هذه الفتاة الرائعة جالسة بمفردها لفعلت بك ذلك و لكن أنا هنا, فإذا000 |
| Fakat Senin yerinde olsam yolumda kötü hiçbir şeyin olmasını istemem. | Open Subtitles | لو كنت انا ... فلن ادع أي شيء يقف في طريقي |
| Biliyor musun, Senin yerinde olsam burayı derhal terk ederdim. | Open Subtitles | أتعرف ماذا , كنت سأخرج من هنا لو كنت بمكانك |
| Senin yerinde olsam eve dönmek istemezdim. | Open Subtitles | إذا كنت بمكانك , أنا لن أذهب إلى البيت حتى |