| Seninle daha fazla zaman geçireyim diye şehirde iş bağlıyorum. | Open Subtitles | حصلتُ على وظيفة في المدينة لأمضي وقتاً أطول بصحبتكِ |
| Seninle daha fazla zaman geçireyim diye şehirde iş bağlıyorum. | Open Subtitles | حصلتُ على وظيفة في المدينة لأمضي وقتاً أطول بصحبتكِ |
| İşten ayrılırken sadece hayatımı yaşayıp Seninle daha fazla zaman geçirmeyi hayal ediyordum. | Open Subtitles | تركت وظيفتي، وأتتني رؤىً بأن أعيش حياتي وحسب بأن أقضي المزيد من الوقت معك |
| Pazarlama o en büyük Mike'ın şey olduğunu Hangi bana Seninle daha fazla zaman verir. | Open Subtitles | مما يمنحني المزيد من الوقت معك وهو ما أنا بارع به |
| Biliyor musun, Seninle daha fazla zaman geçirmek istiyorum. | Open Subtitles | اننى فقط اريد تمضية بعض الوقت معك |
| Sadece Seninle daha fazla zaman geçirmek istiyorlar. | Open Subtitles | انه فقط يريد ان يقضي بعض الوقت معك |
| Seninle daha fazla zaman geçireyim diye şehirde iş bağlıyorum. | Open Subtitles | حصلتُ على وظيفة في المدينة لأمضي وقتاً أطول بصحبتكِ |
| Aslında, ben Seninle daha fazla zaman harcamak istiyorum,. | Open Subtitles | في الواقع، كنا قضاء المزيد من الوقت معك. |
| İnan bana, Seninle daha fazla zaman geçirmek isterim ama patron çok öfkelidir yani... 7/24 telefonun açık olmalı. | Open Subtitles | صدقيني , أفضل قضاء المزيد من الوقت معك لكن رئيسي في العمل شديد , لذلك -أنت تبقى مستعدا طوال الوقت |