| Şimdi, sertifikalı bir psikiyatrist olarak bunun ilişkiler arasındaki güçlü dinamiği anlatan mükemmel bir araştırma olduğunu söyleyebilirim. | Open Subtitles | وكعالم نفسي من مجلس معتمد أؤكد لك أنه استكشاف طبيعي بالكامل لدينامية السلطة العقلانية |
| Ve sertifikalı bir videokaset tamircisi olmama sadece 2 sınavım kaldı. | Open Subtitles | وأنا على بعد اختبارين من أن أصبح مصلح في سي أر معتمد في سي أر : حامل لشريط آلة التسجيل |
| Ben sertifikalı değilim, bu sopayı kullanmak için eğitim almadım. | Open Subtitles | صحيح، أنا لست معتمد. دع الانفراد يعلمك التعامل مع هذا الصاعق |
| Ben burda saygın... bir müşteri kitlesine sertifikalı bir çöpçatanlık hizmeti veriyorum. | Open Subtitles | أدُيرها بقانونية موثقة خدمة وسيط الزواج هنا مع عملاء محترمين جدا للغاية |
| Elbette o sertifikalı bir öğretmen. | Open Subtitles | إنها بالطبع مدرّسة مُعتمدة... لديها الرخصة وكل شيء... |
| - Oh, sanırım sertifikalı ikinci el araba satıcısı gibi, ardarda aynı altın renkli olanları takmalıydım? | Open Subtitles | ارتداء تلك الذهبية مرتين في يومين على التوالي وأكون شبيه ب معتمد مملوك بائع سيارات؟ |
| Rich ayrıca sertifikalı bir pediatrist, ayda bir yağmur ormanlarına gidip çocukların yarık damaklarını düzeltiyor ve onlara akustik gitar çalmayı öğretiyor. | Open Subtitles | و (ريتش) أيضاً هو طبيب أطفال معتمد و مرة كل شهر يطير للتطوع في الحفاظ على غابات المطر و مساعدة الأطفال المشوهين |
| Glee kulübü gerçek bir ders olmadığı için, sertifikalı bir hocanın idare etmesi gerekmiyor. | Open Subtitles | وبما أن نادي "غلي" ليس درساً فعلياً لسنا بحاجة لمدرس معتمد لإدارته |
| Şunu bil ki, ben sertifikalı bir nişancıyım. | Open Subtitles | سأضطر لإخبارك، إنّي رامٍ معتمد |
| Her ikisi de sertifikalı doktorlarca temizlendi. | Open Subtitles | لقد تم تصفيتهما منها من قبل طبيب معتمد |
| sertifikalı bir yeraltı mağara dalgıcım. | Open Subtitles | أنا غطاس معتمد لأنهار الكهوف |
| sertifikalı Ekip Çalışması Eğitmeniyim. | Open Subtitles | أنا مدرب معتمد للعمل الجماعي |
| Yakında sertifikalı finansal planlamacı olacağım. | Open Subtitles | سأكون خبير مالى معتمد |
| Demek istediğim sertifikalı falan yani. | Open Subtitles | .أعني, إنكَ تعرفين إنها موثقة وكلّ شيء |
| NSA sertifikalı. | Open Subtitles | -إنّها مُعتمدة من قبل وكالة الأمن القومي . |