"sessiz bir yere" - Translation from Turkish to Arabic

• لمكان هادئ
• مكان ما هادئ
• إلى مكان هادئ
• فى مكان هادئ
• الى مكان هادئ

Hadi sessiz bir yere gidip bunu konuşalım.
والآن ، هيا نذهب لمكان هادئ لكي نتحدث في هذا الأمر

Daha sessiz bir yere gidemez miyiz? Birbirimizi duyamıyoruz.
هلا ذهبنا لمكان هادئ لا نستطيع أن نسمع بعضنا

Belki de sessiz bir yere gitsek daha iyi olur?
حسناً , يفضّل مكان ما هادئ , ربما؟

- Ilık bir yere, sessiz bir yere.
مكان ما دافئ ، مكان ما هادئ

Neden bütün bunları atlayıp, ... konuşacağımız sessiz bir yere gitmiyoruz.?
لم لا ننتجاهل كل هذا و نذهب إلى مكان هادئ لنتحدث؟

- Daha sessiz bir yere gidemez miyiz?
هناك شيء يجب أن أخبرك به ألا يمكننا الذهاب إلى مكان هادئ ؟

Gel de konuşabileceğimiz sessiz bir yere gidelim.
دعنا نتناول شراباً فى مكان هادئ هلا ذهبنا ؟

İstersen içecek bir şeyler ısmarla ve daha sessiz bir yere gidin.
نعم ، اتريد ان تشترى لها مشروب و تأخذها الى مكان هادئ ؟

Muhtemelen çok sessiz bir yere birinci sınıf bilet alırdım.
ربما أشتري تذكرة رحلة من الدرجة الأولى لمكان هادئ

Ya da daha sessiz bir yere gidip kahve mi içmek istersin?
لديهم موسيقي جيدة تريدين الذهاب لمكان هادئ , لإرتشاف القهوة؟

Beni daha sessiz bir yere gitmeye hazır olduğunda ararsın.
واتصل بي عندما تكون مستعد لنذهب لمكان هادئ

Sonra daha sessiz bir yere gidelim mi diye sordu.
وبعدها سألتني ان كنت اريد الذهاب لمكان هادئ

sessiz bir yere gidip, uzun uzun konuşacağız.
-كيف حالك ؟ حسناً ، سنذهب لمكان هادئ و يمكننا البدء فى حديث طويل

sessiz bir yere.
مكان ما هادئ

- sessiz bir yere.
مكان ما هادئ -

Okumak için sessiz bir yere ihtiyacım vardı. Umarım sorun olmaz.
احتجت إلى مكان هادئ للقراءة ، أرجو ألا تمانع

sessiz bir yere gidip yeni hayatımın böyle geçeceğini düşünüp depresyona gireceğim.
سأذهب إلى مكان هادئ وأكتئب لأن تلك هي حياتي الجديدة

Ve eğer çok gürültü yaparlarsa, onları sessiz bir yere koyardım.
ولو صرخوا بشدة فسوف أضعهم فقط فى مكان هادئ

Daha sessiz bir yere git.
امشي مبتعده اذهبي الى مكان هادئ