| sezyum 133'ün karakteristik saat frekansı 9,192,631,770 Hz'tir. | TED | في حالة السيزيوم 133 فإن تردد الساعة المحدد هو 9،192،631،770 هيرتز |
| Labaratuarım dip-uzay araştırmalarında kullanmak üzere güç kaynağı olarak kullanılabilecek sezyum üreteçleri üzerine deneyler yapıyor | Open Subtitles | .. أجرىينا تجربة مولدات السيزيوم كمصدر للطاقة في مسبار الفضاء العميق |
| Yani, bu variller uzun zaman sezyum taşımak için tasarlanmamış. | Open Subtitles | ما أعنيه أن تلك الحاويات لم تصمم لتخزن السيزيوم لفترة طويلة |
| Ölümcül bir doz sezyum 137'nin insan vücuduna etki etmesi için ne kadar zaman gerektiğini biliyor musun? | Open Subtitles | هل تعلم كم يستغرق جسم الانسان لامتصاص جرعة قاتلة من السيزيوم 137؟ |
| İmkansız! sezyum senin anlattığın gibi elle çıkarılamaz. | Open Subtitles | مستحيل! "السيسيوم" لا يمكن مسحه باليد هكذا |
| Bu da müzayede evini sezyum testine yöneltecek. | Open Subtitles | والتي ستجبر دار المزادات على تشغيل اختبار السيزيوم |
| Giremezsek sezyum testini uygulamazlar. | Open Subtitles | إذ لم نفعل ذلك , سوف يقومون بتشغيل اختبار السيزيوم |
| Gecikme için özür dilemekle birlikte, bazılarınızın fark etmiş olacağı gibi bize sunulmuş olan iki şişenin gerçekliğini doğrulamak için sezyum testi yapmamız gerekti. | Open Subtitles | نعتذر عن التأخير ولكن كما تعلمون كان علينا إجراء اختبار السيزيوم للتحقق من صحة |
| sezyum hariç tüm testleri geçti! | Open Subtitles | نجحت في كل اختبار ما عدا اختبار السيزيوم |
| Uranyum hegza flüorür ve sezyum izotopları. | Open Subtitles | اليورانيوم سداسي الفلور و السيزيوم المُشعّان |
| Atmosferik nükleer denemeler nedeniyle oluşan sezyum izotopları yüzünden. | Open Subtitles | نظائر السيزيوم من التجارب النووية في الغلاف الجوي. |
| Pekala, iki parça plütonik kuark... - ...bir parça sezyum. | Open Subtitles | حسناً، جزئين من الكواركات الجوفية وجزء واحد من السيزيوم. |
| İki parça plütonik kuark bir parça sezyum... | Open Subtitles | جزءان من الكواركات الجوفية.. وجزء من السيزيوم. |
| sezyum ve plütonyum ile doymuş bu havada, | Open Subtitles | وفي هذا الهواء، مشبعة السيزيوم والبلوتونيوم، |
| O küçük sezyum parçası, bu hastanedeki herkesi öldürebilir. | Open Subtitles | تلك القطعة الصغيرة من السيزيوم من الممكن أن تقتل كل شخص في المستشفى |
| Uranyumu, toryumu vardı ama yine de sezyum bulmaya çalışıyordu. | Open Subtitles | كان لديه "اليورانيوم" ، "الثوريوم" و حاول الحصول على "السيزيوم" |
| GPS uyduları sezyum ve rubidyum atomlarının frekanslarını standart alır. | TED | تعتمد أقمار GPS على ذرات السيزيوم والروبيديوم كمعايير التردد |
| Bütün bunlar düşünüldüğünde: milyar dolarlık uydu bağlantısı, sezyum atomunun salınımı, kuantum mekaniği, izafiyet, akıllı telefon ve siz. | TED | إذًا هذا كل ما يتطلبه الأمر شبكة من الأقمار الصناعية بمليارات الدولارات ذرات السيزيوم متأرجحة والميكانيكا الكمية والنسبية وهاتف ذكي وأنت. |
| sezyum benim fikrim. | Open Subtitles | . كلا ، السيزيوم كان فكرتي أنا |
| sezyum 137 doğada bulunmuyor. | Open Subtitles | السيزيوم 137 غير موجود في الطبيعة. |
| Güvercinlerin ayaklarına küçük kapsüllerle... sezyum ve ya plütonyum bağlayacağım. | Open Subtitles | سنضع كبسولات (السيسيوم) أو (البلوتونيوم) في أرجل الحَمَام |
| Geçtiğimiz Temmuz, Moskova'da bir parka radyoaktif sezyum dolu bir kutu konma olayını üstlenmişti. | Open Subtitles | يقالإنهمسؤولعنوضع... علبة السيزسوم المشع بمنتزة... موسكو فى يونيو الماضى |