| Şimdi sen de bana bir iyilik yapacaksın ve Silahını yere bırakacaksın. | Open Subtitles | والآن، ما رأيك أن تسديني معروفاً أيضاً وتضع ذلك السلاح على الأرض |
| Silahını yere bırak yoksa lanet beynini dağıtırım, Masaya dağıtırım. | Open Subtitles | فلتضعى ذلك السلاح على الأرض و تديكِ على الطاوله، هيا |
| Bırak o kızı, gitsin. Silahını yere at. | Open Subtitles | دعها تذهب ضع السلاح أرضاً |
| Silahını yere bırak ve ellerin havada içeri gel. | Open Subtitles | ألقِ سلاحك أرضاً وادخل المطعم ويداك مرفوعتان فوق رأسك. |
| Silahını yere at. | Open Subtitles | القي سلاحك ارضاً |
| Hadi ama adamım sen FBI'sın. Asla Silahını yere atmazsın. | Open Subtitles | هيا يا رجل أنت عميل فيدرالي ، لا تُبعد سلاحك جانباً أبداً |
| Silahını yere at. Önüne bak. | Open Subtitles | ضع سلاحك على الأرض أنظر الى الأمام |
| Silahını yere koy tamam mı? Oturup konuşalım. | Open Subtitles | ضع السلاح جانباً حسناً أجلس دعنا نتحدث |
| Silahını yere at! | Open Subtitles | أرمي! أرمي سلاحك! |
| Yavaşça Silahını yere bırak ve bana doğru itele. | Open Subtitles | ضع المسدس على الأرض ببطء واركله تجاهي |
| Silahını yere at! Hemen yere at! Silahını at! | Open Subtitles | ألقِ بالمسدس حالاً - ضع السلاح على الأرض - |
| Bu kez, değil Silahını yere koy. | Open Subtitles | ليس هذه المرة ضعي السلاح على الأرض |
| Silahını at! Silahını yere at! | Open Subtitles | ألق بالسلاح ضع السلاح أرضاً |
| Bırak onurumla öleyim. Silahını yere bırak ve kıpırdama. | Open Subtitles | ضع السلاح أرضاً وقف ساكناً |
| - At silahını, yere bırak. | Open Subtitles | ! ـ أسقط سلاحك ، ضعه أرضاً ! ـ فلتضع أنت سلاحك أرضاً |
| Silahını yere bırak! Şimdi! | Open Subtitles | ضع سلاحك أرضاً الآن! |
| Silahını yere at. | Open Subtitles | القي سلاحك ارضاً |
| Siktir lan! Silahını yere bırak! | Open Subtitles | اللعنة عليك ضع سلاحك ارضاً |
| - Silahı var! - Silahını yere at! | Open Subtitles | ـ بحوزته سلاحاً ـ ضع سلاحك جانباً |