| - Silah taşıyor musun? | Open Subtitles | -هل تحمل سلاحاً ؟ |
| - Bu serseri ruhsatsız Silah taşıyor. | Open Subtitles | لدي مغفل يحمل سلاحاً جميع رجال الشرطة منحرفون |
| Sen akıllı olabilirsin ama benim ineğim Silah taşıyor. | Open Subtitles | قد تكون ذكياً لقد العبقري الخاص بنا يحمل سلاحاً |
| Ritalin (Bir çeşit sakinleştirici) kullanman gerektiği mi yoksa Silah taşıyor olman mı? | Open Subtitles | بأنك يجب أن تكون على "ريتالين" أو أنك تحمل مسدس. |
| - Silah taşıyor muyum? | Open Subtitles | هل أحمل مسدسا ؟ |
| Kadınlarla oynaşmayın, kocaları Silah taşıyor. | Open Subtitles | لا تعبث مع النساء اللواتى أزواجهم يحملون أسلحة |
| Sanırım Mösyö Redfern bir Silah taşıyor. | Open Subtitles | أظن أن السيد "ريدفيرن" يحمل مسدس |
| O sizden biri. Silah taşıyor. | Open Subtitles | لقد كان واحداً منكم يا رجل، وكان يحمل مسدساً |
| Çocuk sesler duyuyor ve Silah taşıyor. | Open Subtitles | الفتى يسمع أصواتاً و يحمل سلاحاً |
| İçinizden biri Silah taşıyor değil mi? | Open Subtitles | أرجوكما، أخبراني بأن أحدكما يحمل سلاحاً |
| - Bu işe bulaşması için bir neden yok. - Silah taşıyor ama. | Open Subtitles | ...ليس لديه سبب ليذهب - انه يحمل سلاحاً لعيناً- |
| - Silah taşıyor gibi görünüyor muyum? | Open Subtitles | هل أبدوا وكأنني أحمل مسدسا ؟ |
| Efendim, birçok insan Silah taşıyor. | Open Subtitles | سيدي ، معظم الجالسين يحملون أسلحة |
| Buralarda olmalı. Unutma Nikita, güvenlikleri Silah taşıyor. | Open Subtitles | تذكري يا (نيكيتا) رجال الأمن يحملون أسلحة |
| O da Silah taşıyor. | Open Subtitles | يحمل مسدس أيضاً |
| Yani, bazen yanımda taşırım, ama... Silah satışı yapmaktan tutuklandıktan sonra neden hala Silah taşıyor? | Open Subtitles | لِمَ سُمِح له أن يحمل مسدساً بعد أن تم اعتقاله بتهمة إخفاء سلاح؟ |