| Sikik mesajını sildim, adamım. Neden gelip beni almıyorsun? | Open Subtitles | مسحت رسالتك اللعينة، يا رجل لم لا تأتي وتنل مني؟ |
| konuşacak bir şeylerimiz yok facebook mesajlarını bile sildim. | Open Subtitles | إهدأ لا يوجد أي شيء لنتحدث عنه لقد مسحت كل رسائلك لذى إنسى الأمر و تابع |
| Resimleri sildim ve Victor'un kelimelere bakarak, sanki onlar kendisine o nesneyi hâlâ çağrıştırıyormuş gibi hareket etmesini bekledim. | Open Subtitles | محوت الرسومات على أمل ان يلاحظ فيكتور الكلمات كممثل للأشياء |
| Tüm bilgilerimi sildim, tamamen sana ait olabilir. | Open Subtitles | لقد محوت كل معلوماتي يمكنكِ جعله ملكك كلياً |
| Yazarın adını sildim -- gerçekler haricinde her şeyi sildim. | TED | ولكني حذفت اسماء الكتاب والعناوين .. ولم يبقى سوى الحقائق |
| Parmak izlerini sildim, sonra yaşadığı sokağın köşesine park ettim. | Open Subtitles | -لقد مسحتها من البصمات وركنتها في الزاوية القريبة من شقته |
| Hiçbir yanlış yok. Sadece onu buraya getiren acı durumu hafızasından sildim o kadar. | Open Subtitles | ليس بها خطب، فقط أزلت البؤس الذي جلبها لهنا، ذلك كل ما في الأمر |
| Az önce babamın kıçını sildim ve şimdi de alkol aleminden kalma kusmuğunu temizliyorum. | Open Subtitles | لقد مسحت مؤخرة أبي, والآن أنظف القيء من الكحول هل مسموح لي أن أكون غاضبة؟ |
| Kızımın kıçını, en son 13 Mayıs 2008'te sildim. | Open Subtitles | لقد مسحت مؤخرة ابنتي لآخر مرة في 13 آيار 2008 |
| Yapabileceğim tek şeyi. Adını listeden sildim. | Open Subtitles | الشي الوحيد الذي استطعت فعله اني مسحت اسمها |
| Amerikan hükümeti ile koridorları sildim, avukat. | Open Subtitles | لقد مسحت الأرضية بالمستشار القانوني لحكومة الولايات المتحدة |
| Yapamam çoktan ellerimi tişörtümün her yerine sildim. | Open Subtitles | لا أستطيع. لا أستطيع. لقد مسحت يَدي في جميع أنحاء قميصي |
| Onlara bir ders öğretmek istedim onların tüm bilgilerini sildim ben de. | Open Subtitles | لقد أردت تعليمهم درساً لذا محوت جميع ملفاتهم |
| Mahremiyetin için bütün fotoğraflarını sürücülerden de sildim. | Open Subtitles | محوت الصور من أقراص التخزين حفاظاً على خصوصيتك |
| - Böylesi daha iyi. O borçları ben sildim. İkimizin de hapiste olması için bir sebep yok. | Open Subtitles | أنا محوت تلك القروض، فلا داعي أن يُزج كلانا سجنًا. |
| Gökyüzü resimlerini sildim. Artık telefonumu istediğin gibi tuvalet resimleriyle doldurabilirsin. | Open Subtitles | لقد حذفت صورة السماء، حتى يمكنك أن تملئ الذاكرة بصورك اللعينة، حسنا |
| Evet, o saçmalık bana da geldi, hemen sildim. | Open Subtitles | نعم، استلمت ذلك الهراء ثم مسحتها |
| Raporundaki ifadeyi sildim. | Open Subtitles | لا يمكننا مراقبة كبار الدولة لقد أزلت هذه المداخلة من تقريرك |
| Onu kaldırdım, alnındaki teri ve ucuz parfümü sildim. | TED | ورفعته للأعلى، وقمت بمسح العرق والعطر الرخيص عن جبهته. |
| Her neyse, e-maili babam okumadan sildim. | Open Subtitles | على أيّ حال، لقد حذفتُ البريد الإلكتروني قبل أن يقرأه أبي. |
| O kadar da önemli değil. sildim zaten. | Open Subtitles | هذه ليست مسأله كبيره لقد محوته بالفعل |
| ...ama şöyle ki o zamana kadar kıçlarını hep ben sildim ve buna o kadar alışmışım ki farkına bile varmıyordum. | Open Subtitles | لكني دائمًا ما أمسح مؤخرتهم ، هذا ما أفعله |
| Bakıyorum sildim demiştin | Open Subtitles | أتفقـّده فحسب تحسباً إن لم تكن قـُمت بحذفها |
| Evet, güzel sanatlar sınavına girmeden önce bir tablo üzerinde üç gün boyunca çalıştım ve sora onu sildim. | Open Subtitles | - نعم , انت تعرف عندما كنت اخذ امتحان القبول في كليتنا الفنية عملت لثلاث ايام متواصلة في الرسم ثم محوتها |
| Bütün güvenlik talimatlarını sildim ve taban programını yeniden kurdum. | Open Subtitles | لقد محوتُ جميع تعليماتها الأمنية وأعدتُ تنصيب برنامجها الأساسي. |
| Merak etme. Seninle olan bağı sildim. | Open Subtitles | لا تقلقي لقد محيت ما يتعلق بكِ |
| Silerim. İşte sildim. | Open Subtitles | حسناً، سأحذفه الآن، لقد حذفته كله. |
| sildim gitti. | Open Subtitles | هكذا,حذفتها,أختفت |