| Ülkeye daha yeni gelmişim. Ne diye bu kadar sinirliler? | Open Subtitles | لقد وصلتُ لتوّي لهذه الدولة، لماذا هم غاضبون جداً ؟ | 
| Menajerleri kendini kaybetti. Çok sinirliler. | Open Subtitles | وإدارتها هناك إضافة لها كلهم غاضبون | 
| Hayaletleri rahatsız ettin, ve şuan çok sinirliler. | Open Subtitles | لقد رفضتي الشبح والأن إنهم غاضبون | 
| CA: Bazı insanlar yaptıkların hakkında çok sinirliler. | TED | كريس: بعض الناس غاضبين بشدة لأجل مافعلته. | 
| Uykulular. "Uykulu" demek, "sinirliler" demek. | Open Subtitles | إنهم نائمون - عندما يكونون نائمون يكونوا غاضبين - | 
| Çok sinirliler. | Open Subtitles | هم عصبيون جداً | 
| Moranlar halkımızı ve hayvanlarımızı koruyan savaşçılar, bu problemler yüzünden sinirliler. | TED | الموران هم المحاربون الذين يحمون مجتمعنا وماشيتنا, وهم كذلك مستاؤون من هذه المشكلة. | 
| Solgunlar dünya üzerinde yürüyorlar, dokunabiliyorlar, sinirliler | Open Subtitles | المتلاشون يهيمون الأرض، وهم لا يمكنهم اللمس كما أنهم غاضبون فهم يأكلون اللحم لكي يتمكنوا من المقاتلة، فاللحم يمكنهم من اللمس | 
| Aynısı diğerleri için de geçerli ve çok sinirliler. | Open Subtitles | كذلك الحال مع الكثيرين, إنهم غاضبون | 
| Çok sinirliler, suçlu bulunur. | Open Subtitles | انهم غاضبون جدا سوف يجعلونه مذنب | 
| Mighty Ducks takımı Stanley kupasını feribotta bıraktığım için bana sinirliler. | Open Subtitles | والـ(مايتي داكس) غاضبون مني... لأني تركت كأس (ستانلي) في قارب أجرة | 
| Şimdi hem kızım hem de karım bana oldukça sinirliler. | Open Subtitles | والآن ابنتي وزوجتي غاضبون مني | 
| Aslında o kadar sinirliler ki, bunu göstermek için Nassau'yu yakmaya hazırlar. | Open Subtitles | في الواقع، غاضبون للغاية وعلى إستعداد لحرق (ناسو) عن بكرة أبيها لإثبات وجهة نظرهم | 
| - Moralleri bozuk değil, sinirliler! | Open Subtitles | إنهم غاضبون | 
| Şu an fena halde sinirliler ama kovulmadın hâlâ. | Open Subtitles | انهم غاضبين ولكن مازالت ستحتفظ بوظيفتكَ | 
| Dün gelen Sullivans'lar var ya. Tekrar gelmişler ve çok sinirliler. | Open Subtitles | و ال (سوليفن ) من البارحة ، لقد عادوا وهما غاضبين جداً | 
| - Çok sinirliler. | Open Subtitles | - انهم عصبيون. | 
| Uzaktan çalışmak isteyeceğim. Yani zaten bana sinirliler. Daha kötüsü olamaz. | Open Subtitles | لقد سبق وطلبت العمل عن بعد وهم مستاؤون ولا أظن أن الأمر سيسوء أكثر |