| Siz beyazlar Afrika'yı terk ettiğinde de siyahlar siyahlarla savaşacak. | Open Subtitles | ثم بين السود والسود عندما تغادرون انتم البيض أفريقيا نهائياً |
| Gerçek güç kazanmamız için siyahlarla esmerlerin birleşmesi gerekli. | Open Subtitles | الطريق الوحيد لنا لكَسْب قوَّةِ حقيقيةِ ضـم السود والسمر سـويـه |
| Eğer sorun çıkarırsanız siyahlarla aynı hücreye atarım sizi. | Open Subtitles | ،إذا واجهت أي مشاكل بسببكما فسوف أحبسكما مع السود |
| Siz çocuklar benim siyahlarla bir sorunum olmadığını biliyorsunuz,değil mi? | Open Subtitles | أنتم يا رفاق تعلمون ليست لدي أي مشاكل مع الأناس السود ، صحيح |
| Bizim hakkımızdaki muhtemel düşüncelerinin aksine siyahlarla birlikte savaştık. | Open Subtitles | أتعلمين.. بعكس ما تظنينه عنا لقد حاربنا مع السود جنبا لجنب |
| siyahlarla şehir halkı arasında savaş çıkmasını nasıl engelleyeceğiz. | Open Subtitles | من جانب السود بإيقاف حرب العنصرية في المدينة؟ |
| Kimin tarafında savaştığımı biliyorum. siyahlarla savaşıyorum. | Open Subtitles | وأنا أعرف في أي جانب سأقاتل سأقاتل في جانب السود |
| Amerika'da siyahlarla beyazların birlikte dans edebildikleri tek yer. | Open Subtitles | المكان الوحيد في الولايات المتحدة الذي يرقص فيه السود و البيض في سلام |
| siyahlarla kahverengilerin arasını yapmaya yardım etmen. | Open Subtitles | إنكَ تساعد بتوطد العلاقة بين السود والمكسيكين. |
| Biz, özgür siyahlarla beyazların arası iyi değildir. | Open Subtitles | الأمور تكون غير مستقرة بيننا نحن السود الأحرار والبيض |
| Amerika Birleşik Devletleri'nde son üç yıl içinde ortaya çıkan... bölünmeleri, şiddeti, toplumsal hoşnutsuzluğu... siyahlarla beyazlar, zenginlerle yoksullar... veya yaş grupları arasındaki çatışmaları, Vietnam konusundaki... fikir ayrılıklarını hep beraber çözebiliriz. | Open Subtitles | داخل الولايات المتحدة خلال فترة السنوات الثلاث الماضية الإنقسام , و العنف وخيبة الأمل فى مجتمعنا الانقسامات بين السود والبيض |
| Doğru, herşeyleri kayda geçirilen siyahlarla akrabalığın yok çünkü. | Open Subtitles | أجل، لأنكِ لا تشعري بمعانا السود المتشبّثين بسجلاّت المساعدة! |
| siyahlarla beyazlar arasında sorun yaratıyorlarmış. | Open Subtitles | يسببون المشاكل بين البيض و السود |
| siyahlarla... ve parayla tabii. | Open Subtitles | السود و المسلمون و ذلك,بلا فائدة |
| Biz siyahlarla bir sorunun var gibi. | Open Subtitles | يبدو أن لديك مشكلة معنا نحن السود |
| siyahlarla beyazlar arasında bir savaş çıkacak. | Open Subtitles | سيكون هناك حرب بين كل السود وكل البيض |
| Örneğin siyahlar siyahlarla, beyazlar beyazlarla. | Open Subtitles | مثل السود مع السود، البيض مع البيض. |
| Ona siyahlarla birlikte olmak deniyor bu arada. | Open Subtitles | هذا يسمى مواعدة السود بالمناسبة ؟ |
| siyahlarla beyazlar birlikte yaşayabilir. Hristiyanlarla Müslümanlar da. | Open Subtitles | بإمكان البيض والسود العيش معاً المسيحيين والمسلمين |
| siyahlarla beyazlar arasında bir savaş çıkacak. | Open Subtitles | سيكون هناك حرب بين البيض والسود |