| Ama sizin aranızda böyle olmayacak: Aranızda büyük olmak isteyen, ötekilerin hizmetkârı olsun. | Open Subtitles | لكن قد لا يكون فرداً بينكم من سيكون الرئيس ، سيكون خادم للجميع |
| sizin aranızda ödül kazanmış birçok kişi var. | TED | وهناك الكثير من هؤلاء الناس يسيرون بينكم. |
| Ondan sonrası sizin aranızda, Ben bunu yapmalıyım. Benim de çocuklarım var. Ben evli değilim. | Open Subtitles | ثم تحل الموضوع بينكم ,أنا جاهز لذلك أنا سأهتم بالأطفال |
| Sanki bir halat çekme oyununda falan, ortadaki adam gibiyim sizin aranızda. | Open Subtitles | انه مثل أني وسيط في لعبة شد الحبل بينكم يا رفاق. |
| sizin aranızda casusluk yapmak için bu fırsatı kullanacağına inanıyorum. | Open Subtitles | - أعتقد أن الجاؤولد استغل -هذه الفرصة لوضع جاسوس بينكم |
| sizin aranızda bir şeyler dönüyor, bilmiyorum ama hissediyorum. | Open Subtitles | واو، انتم يا رفاق لديكم شئ يدور بينكم انا لا اراه ولكن لقد فهمته |
| Bakın, okulla sizin aranızda esnek çalışma saatleri olan bir işe ihtiyacım var o yüzden n'olur başka bir şeyden konuşabilir miyiz? | Open Subtitles | ،إنظروا بينكم وبين الدراسة أحتاج لعمل ،بساعاتٍ مرنة لذا أرجوكم لنتحدث عن شيء آخر |
| Totem direğiyle sizin aranızda bir bağlantı var. Sizi etkileyen büyünün bir parçası olmalı. | Open Subtitles | ثمّة صِلة بينكم وبين العمود، وهي حتمًا جزء من السحر الذي يؤثّر فيكم. |
| Kendi deneyiminizden biliyorsunuz, sinemaya gittiğinizde, içeri giriyorsunuz ve içerisi boşsa memnuniyet duyuyorsunuz, çünkü hiçbir şey film ile sizin aranızda olmayacak. | TED | وأنتم تعرفون من التجربة الشخصية عندما تذهبون لمشاهدة الأفلام، وتدخلون إلى السينما، فتجدونها خالية، تكونون سعداء، لأن لا شيء سيحول بينكم وبين الفيلم. |
| Yıllardır sizin aranızda, bir misafir olarak yaşadım. | Open Subtitles | لعدّة سنوات الآن، عشت بينكم كأي زائر. |
| Bence sizin aranızda bir şey var. | Open Subtitles | أعني أنه يوجد شيءٌ بينكم أنتم الإثنين؟ |
| Yıllardır sizin aranızda, bir misafir olarak yaşadım. | Open Subtitles | لعده سنوات عشت بينكم كزائر |
| Bu sizin aranızda. | Open Subtitles | هذا الشيء بينكم |
| Bu sizin aranızda | Open Subtitles | هذا الامر بينكم جميعا |
| Tamam sizin aranızda otururum. | Open Subtitles | حَسَناً، أنا سَأَجْلسُ بينكم. |
| Böylece, sizin aranızda yaşamayı seçtim. | Open Subtitles | لذلك اخترت ان عيش بينكم |
| sizin aranızda bir bağ var. | Open Subtitles | .... يا جماعة توجد بينكم علاقة أنتم |
| - O sizin aranızda. | Open Subtitles | ذلك بينكم وبينه |
| O sizin aranızda. | Open Subtitles | إنه بينكم |