| Beni Smokinli gördüğünden bahsetti. | Open Subtitles | ذكرت رؤيتها لي في سترة سهرة. |
| "Smokinli Köpek" gibi. | Open Subtitles | مثل، "إنها الكلب وتضمينه في سهرة". |
| Tam bir Smokinli Köpek. | Open Subtitles | -She هو الكلب وتضمينه في سهرة! |
| Süper model'in etrafındaki Smokinli adamların sebebi üzerindeki kıyafetin paha biçilmez olması. | Open Subtitles | وسبب وجود اولئك الشباب المفتولوا العضلات ذو البدل الرسمية المحيطون بها هو وجود تلك القطع من المجوهرات الثمينة |
| Tanrım, Smokinli erkeklere bayılıyorum. | Open Subtitles | يا'لهي ,احب ذوي البدل |
| Tanrım, Smokinli erkeklere bayılıyorum. | Open Subtitles | يا'لهي ,احب ذوي البدل |
| Bir yıl içinde, Smokinli bir şef olursun. | Open Subtitles | في غضون عام ستصبح مِتراً يرتدي التوكسيدو |
| O sana Smokinli adamı gösterecek. Kat sorumlusunu. | Open Subtitles | سوف تشير إلى رجل يلبس بدلة التوكسيدو المسؤول عن الطابق |