| Vahşi yaşamın aksine, eski rus yük kamyonları soğuğa uyarlanmamış durumda bu yüzden sürücüler yeni bir çözüm bulmuşlar. | Open Subtitles | ، على عكس الحياة البرية الشاحنات الروسية القديمة ليست مُتكيفة مع البرد بصورة جيدة .لِذا يخطط السائقون لحل جديد |
| Hipotroidizimli insanlar kilo alımı, tembellik, soğuğa duyarlılık, şişkin eklemler ve depresyondan muzdariptirler. | TED | وتظهر أعراض قصور نشاط الغدة في زيادة الوزن، والخمول والحساسية ضد البرد وتورم المفاصل والشعور بالحزن. |
| Bu bakteri dehidrasyona, soğuğa, vakuma, asitlere ve özellikle radyasyona karşı dayanıklı olmasıyla tanınır. | TED | وهي معروفة بقدرتها على تحمل البرد والجفاف والفراغ والحمض والأهم الإشعاع. |
| Fakat soğuğa, politik bir miting için meydan okumuyorlar. | Open Subtitles | لعدم قدرتهم على تحدى البرودة هذه المرة حتى يتم الاجتماع السياسي التالى |
| İliklerine kadar ıslanmış ve soğuğa meydan okur halde orada dururken. | Open Subtitles | وهو واقف هناك ببذلته المبتلّة، وهو على ما يبدو غير مهتمّ بالبرد. |
| Bazen soğuğa karşı hassasiyet oluyor. | Open Subtitles | فقط بعض التأثر بالأشياء الباردة في بعض الأحيان |
| Başlangıçta soğuğa rağmen ateş ve duman yüzünden çalışma dışarıda yapılmalıydı. | Open Subtitles | في البداية على الرغم من البرد القارس كان العمل الذي يتعين القيام به الخروج من الأبواب بسبب الحريق والدخان. |
| Sana her zaman söylemiştim, insan soğuğa karşı soğuk silahlarla savaşmalıdır. | Open Subtitles | لطالما أخبرتك بأن تقاوم البرد بأسلحة البرد |
| Bu yanmış,nasırlaşmış ten... ..sıcağa,soğuğa yıllara meydan okuyor.... | Open Subtitles | هذا الجلد, جلدك محترق, خشن يتحدى الحر, البرد, السنين |
| Oksijen soluyorlar, soğuğa, sıcağa karşı duyarlılar. | Open Subtitles | يتنفسون الأكسجين يستشعرون البرد والحرارة |
| Oksijen soluyorlar. Sıcağa ve soğuğa dirençleri çok değil. | Open Subtitles | يتنفسون الأكسجين يستشعرون البرد والحرارة |
| Bununla birlikte, soğuğa dayanabildiğiniz sürece, size hava pompalamaya devam edeceğiz. | Open Subtitles | بسرعة , سنستمر فى ضخ الهواء اليك بأسفل بقدر ما تحتمل من البرد و تستغرق من وقتك |
| Bir düşün; sabahın 4'ünde, anneciğinin tatlı rüyalarından uyandırılıp dışarıya buz gibi soğuğa gönderilip okul bayrağımızı göndere çekecek ve kalk borusu çalınana kadar üç saat boyunca esas duruşta kalacaksın. | Open Subtitles | تخيل نفسك الساعة الرابعة فجراً تستيقظ من حلم جميل حيث ترسلك أمك للخارج في البرد القارس لكي ترفع ألوان مدرستنا |
| Çünkü işçilerim soğuğa dayanamıyor. | Open Subtitles | لان اعمالي معتادة على المناخ الحار لا يمكنها تحمل البرد. |
| Tüylü dostlarımız bu soğuğa dayanıyorsa ben de dayanırım. | Open Subtitles | لو كان اصدقائك الطيور تتحمل البرد,فسأتحمله انا |
| Daha ne kadar soğuğa dayanabilirim bilmiyorum. | Open Subtitles | لا أدري كم يجب علي أن أحتمل المزيد من هذا البرد |
| Soya yağının en önemli özelliği aşırı soğuğa dayanabilmesidir. | Open Subtitles | زيت الصويا ممتلكات هامة لقدرتها على تحمل البرد الشديد |
| Bilirsin soğuğa dayanamazlar. | Open Subtitles | أنت تعرف بأنّهم لا يستطيعون إيقاف البرودة |
| Bilirsin soğuğa dayanamazlar. | Open Subtitles | أنت تعرف بأنّهم لا يستطيعون إيقاف البرودة |
| Dikenli telleri kestik ve beşini soğuğa karşı donattık. | Open Subtitles | لقد فتحنا السلك الشائك وجهّزنا الخمسة ليواجهوا البرودة |
| soğuğa yakalanmadıkları sürece kimseyi rahatsız etmezler. | Open Subtitles | لا يزعجون أحدا عدى أن يصيبهم الشعور بالبرد |
| Şimdi benimle ateşe, soğuğa ve sonsuz karanlığa yelken açacaksınız. | Open Subtitles | الآن عليّ أن أحملكم في العبّارة إلى النار الباردة و إلى الظلمة الأبدية |
| soğuğa karşı ve kedere. | Open Subtitles | مضاد للبرودة... والحزن |